Haberler

Soma`ya selam yolladılar

Almanya'nın Essen kentindeki Katakomben Tiyatrosu'nda Soma faciasına dikkat çekmek ve unutturmamak için "Soma'ya Selam" adlı özel oyun bir oyun sahnelendi. Gelirinin tamamı Soma'ya gönderilecek olan oyuna, tiyatro severler yoğun ilgi gösterdi.

Tiyatroda, yeni hazırladıkları ve eylül ayında sahneleyecekleri oyun için prova yaparken Soma faciasından haberdar olmuş, yönetmen Dinçer Güçyeter ve Katakomben Tiyatro Grubu.

Katakomben Tiyatro oyuncuları, "Bu acıya yaklaşmanın ne kadar mümkün olduğunu bilmiyoruz. Kendi steril hayat döngümüzde uzaktan bakarak gördügümüz çaresizlik karşısında çok konuşmak haksızlık olabilir" düşüncesiyle fazla konuşmadan, bir oyun sahnelemeye karar vermişler.

Ünlü ustalardan karma

Ardından hızlı bir çalışma temposuna giren ekip, gündüzleri masa başında metinleri yazmışlar, akşam oyuncularla yazdıklarını prova etmişler, yaklaşık bir buçuk ay gibi kısa bir sürede, çoğunluğunu amatör oyuncuların oluşturduğu tiyatro grubu içerine sinen bir çalışma ortaya çıkmış.

Yazar-yönetmen Dinçer Güçyeter oyunun metnini yazarken, dünya edebiyatının büyük isimleri Ariell Dorfmann, Tenessee Williams,  Anton Çehov, Arthur Miller ve şairlerimiz Gülten Akın, Ahmet Telli, Sükrü Erbaş ve Nazim Hikmet`in eselerinden yararlanmış. Eserlerden anlatmak istedikleri konuya uygun parçalar almış değişiklikler yapmış.

Modern tiyatro diliyle acıyı anlattılar

"Oyunda bir poşet kömür ve sis dışında hiçbir dekor malzemesi kullanılmadı. Tamamen efekten, süsten uzak bir dramaturji yapıldı" diyor Güçyeter. Evet oyun çok sade bir dekorla sahnelendi. Sahneye verilen sis, bir an da olsa, izleyenlere madencilerin yer altında soluduğu sıkıntılı havayı düşündürmüştür diye düşünüyorum, çünkü yoğun sis ön sırada oturanları epey etkiledi.

Oyuncular sahnede, yere uzanmış/yere kapanmış bir şekilde konumlandılar.  Sırası gelen yerinden hafifçe doğrulup cümlelerini söyledi ve tekrar yere kapandı. Modern tiyatro teknikleri, modern sahnelemeler seyirciyle buluşurken klasik tiyatro gib tepki beklememek lazım, ancak konu/olay bilindiği için, anlatılmak istenen verilmek istenen duygu izleyiciye geçti diye düşnüyorum, çünkü oyun sonrası konuştuğum seyirciler oyundan etkilendiklerini ifade ettiler.

Oyunun final şarkısının sözleri de Dinçer Güçyeter'e ait: "Final şarkısının sözlerini yıllar önce yazıp çekmeceye atmışım. Alıp Suat`a (Kuzucu) gösterdim, müziğini besteleyip bitişte kendisi söyledi."

"Vicdan haykırmak istedi"

"Keşke hiç olmasaydı diye geçirdim aklımdan tüm bu zaman içinde. Yapabileceğim sadece sahne diliyle bu acıya tanıklık edebilmekti. Sağolsun oyuncu arkadaşlar tüm işlerini bir yana bırakıp benimle elele verdiler. Herkes kendi sorumluluğunu en iyi şekilde yerine getirebilmek için elinden geleni yaptı. Diğer yandan başka bir gerçek var ki, bunu 35 yaşımda ve yirmi yıllık tiyatro yaşantımda ilk defa hissediyorum: Tüm bu çalışma olup biterken hepimiz biraz büyüdük! Yanlış dönen çarklar, insan değerini görmezden gelen obur sermaye sahipleri ve insanlara anlatılan yalanlar. Bir maden ocağında ki çalışma koşulları elbet tüm dünya da ağırdır, fakat 21. yüzyılda, kendini gelişen bir ülke olarak gösteren bir yerde bu koşullara veya koşulsuzluklara tanıklık etmek insanı tüm kaleleri yıkmaya itiyor. Öyle de oldu nihayetinde. Bu oyunun metninde biraz sivri dil kullandım. Yanlış anlaşılır mı hesabına hiç girmedim. Tek süzgeç, vicdan denilen algıydı, vicdan bağırmak, haykırmak istedi bu sefer" sözleriyle düşüncelerini ifade ediyor Güçyeter.

Katakomben tiyatro grubu oyuncularından Serap Türkel Ayık da "Katakomben Tiyatro Topluluğu olarak her yeni oyununda toplumsal yaralara dikkat çekmek istiyoruz.Bu sefer, Soma oldu. Bir dahaki projemizde yine böyle bir soruna dikkat çekmek istiyoruz. Ülkemizde ve ya herhangi bir ülkede yasanan, toplumda yankı bulan bir sorunu kendi yorumumuzla sahneleyeceğiz, toplumsal sorunlara kendimizce dikkat çekeceğiz" sözleriyle gelecek oyunlarda da sosyal sorunlara el atacaklarını vurguluyor.  

Acıya yaklaşmak

Gerçek olan işçinin emeğidir ve hakkı mutlaka verilmedir, diyen yönetmen Güçyeter, bu oyun süresince hep birlikte yaşadıklarının kendilerini daha da olgunlaştırdığını ifade ederken "Hepimiz biraz büyüdük. O acıya yaklaşmak  gibi bir fütursuzluk içine girişmedik. Kendimize pay çıkarmaya çalışmadık. Sadece biraz anlayabilmek ve anladığımıza kendi duygumuzu yüklemekten ibaretti son beş hafta. Ve hissettiklerimizi sahneye yansıtmaya çalıştık. Acıma duygusunu tümüyle reddediyorum. Bu durumda acınılacak kişi madende ekmek davası uğruna hayatını kaybetmiş kardeşlerimiz  değil, hayatı "tüketmekten" ibaret sanıp insani meziyetleri yok sayan zihniyetlerdir" sözleriyle de oyunu betimliyor.

Katakomben sahnesini oyunculara açan tiyatronun işletmecisi ve müzisyen Kazım Çalışgan, oyun başlamadan önce hem tiyatro grubuna hem de, duyarlı davranıp destek olan oyunu izlemeye gelenlere teşekkür etti.

Soma'ya Selam'da Sevil Aydın, Serap Türkel Ayık, Emel Batır, Eşref Çakar, Gül Emeket, Yaşar Güzel, Ülkü İçten, Nur Kamer, Filiz Karadağ, Gülsevim Koçdemir, Suat Kuzucu, Ümran Pargan ve Birten Ural rol aldı.

Hülya Sancak/ Essen

Grafikartplus Ajans

Diğer haberler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu