Kapalı Gişe
gecenin acı eşiğimi sınadığı
yalnızlığın gölgelerinin uzadığı vakitlerde
yitik hayatların aşikar yazgıları filmler izliyorum Matilda
birbirinden uzaklaşıp ayrı yollara giden iki insanın hikayesi…
uyuyan geceye perdelerini indirmiş bir sinemada
hayat denen filmin
geriye sarmak istediğim en güzel sahnesinde bir kadın tanıdım
öpüşürken tek ayağını havaya kaldıran
beni akışa bağlayan zincirin eksik halkası bir kadın…
ayın karanlık yüzü sulara değince
bir alt yazı geçiyor birden
’başrol oyuncusunun ani ölümü nedeniyle…’
film yarım kalıyor
ve kopuyor şerit en güzel yerinden…
hayat denen dramanın görkemine yakışan bir son bu Matilda
baksana kendi filmlerimizin başrol oyuncuları değiliz
oysa kim istemez ki hayattan sahneler koparmayı
ve o sahneleri ileriye ya da geriye sarmayı
kim inanmak istemez ki ölümsüz kahramanların varlığına
fişin çekilmesi yüzünden filmin yarım kalmayacağına…
hayatımız Matilda
fırtınalı ruhları taşıyan bir gemiydi
sakin denizlerde batan
her şeye rağmen filmimiz
kapalı gişe oynayan
muazzam bir sanat eseriydi…
bütün suların taşkın dalgalarında bir martı
baharımın gülen yüzünde bir çiçektin Matilda
dağlarımda ayak izlerinin peşinde bir gerilla
yazık ama sadece bir filmin uzunluğu kadar
misafiriydim yüreğinin…