Almanya’da “Bir Cumhuriyet Şarkısı” izlemek“
Türkiye'nin kültür devriminin hikâyesi
DÜSSELDORF- Yönetmenliğini Yağız Alp Akaydın’ın yaptığı, İş Bankası destekli, BKM yapımı ‘Bir Cumhuriyet Şarkısı’ filmi Almanya’da gösterime girdi.
Düsseldorf’ta CineStar sinemasında gösterilen filmde savaşın ardından kurulan genç cumhuriyetin modernleşme süreci sosyal ve kültürel devrim çalışmaları anlatılıyor.
Filmi anlamak için, dönemin kahramanlarını biraz da olsa önceden tanımak gerekiyor: Mesela ben birkaçını tanısam da, filmdeki ana karakterlerden birini çözmekte „geciktim“. (Bazılarını da filmde öğrendim!) Oysa ana karakteri iyi anlamak için o karakteri çözmek gerekiyor. Bu durumda, y, z kuşağının tarihle neredeyse pek ilgili olmadığını düşünürsek, ön bilgi edinmekte fayda var diyebiliriz.
TÜRKİYE’NİN İLK OPERASI
1930’lu yılların ortalarında geçen filmde, Mustafa Kemal’in genç Türkiye’nin sosyo-politik değişimi için hayata geçirmeye çalıştığı; soyadı kanunu, kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesi, kıyafet devrimi gibi yapısal devrimlerin yanı sıra kültürel ilerleme için verdiği mücadele konu ediliyor.
Salih Bademci, Ertan Saban, Ahmet Rıfat Şungar, Okan Yalabık, Birce Akalay, Melis Sezen, Şifanur Gül, Mehmet Özgür, Burak Bilgili, Emre Karayel, Bensu Soral ana karakterlere hayat veren oyuncular. Çok sevdiğim oyunculardan biri olan Salih Bademci, muhteşem bir performans sergiliyor, filmin ana karakteri; Türk Beşleri’nden Ahmet Adnan Saygun’a hayat verirken.
Yine, neredeyse her yaptığı işi „beğendim önyargısıyla“ izlediğim Ertan Saban, ilk defa bir filmde „gizli başrol“ olarak hikâyeyi yönlendiren Mustafa Kemal’i içimizden ve içimizi ısıtan biri olarak devleştiriyor. Aslında filmde tüm karakterler onlara hayat veren Türk sinema ve sahnelerinin değerli oyuncularıyla devleşiyor.
Hayatını Türkiye Cumhuriyeti’ni her alanda daha ileri götürmek için vakfeden Mustafa Kemal, 30’lu yılların ortalarında kültür ve sanata ağırlık veriyor. O yıllarda da modern Batı’nın ve içinde yaşadığı Doğu kültürünün değerlerini de bilen biri olarak, „Cumhuriyet“i kültürde sanatta daha ileriye taşımak adına Doğu- Batı sentezinin gerçekleştirildiği bir eser düşünüyor. Doğulu bir hikâyeyi Batı tonlarında besteletmek ve sunmak için (opera) çalışmaya başlıyor. Bu hedefine ulaşmak için de İran Şahı Rıza Pehlevi’nin Türkiye ziyaretini vesile kabul ediyor. Bir İran hikâyesinden uyarlanan Türkiye’nin ilk operası; Özsoy için çalışmalar başlıyor. Bundan sonrası oldukça heyacanlı, sürükleyeci eğlenceli.
Film yaklaşık 150 dakika ve Almanca alt yazılı. Alman arkadaşlar da enteresen buluyor. Genelde Atatürk özneli film görmeye alıştıkları için, farklı bir açıyla yapılan bir işi görmek onlar için de aydınlatıcı oluyor.
Film, kitap, müzik gibi şeyler zevk meselesidir, o yüzden herkesin kendisinin deneyimlemesi gerekir.
Bir Cumhuriyet Şarkısı bence son yıllarda yapılan en güzel dönem filmlerinden biri. Rollerden birinde dönem kadını olarak Melis Sezen‘in başarılı performansını görmek de çok güzel oldu. İyi seyirler! Muhabirce/Hülya Sancak- DÜSSELDORF