Haberler

Yorgunluk deyip geçmeyin!

Yorgunluk günlük yaşantımızda kuşkusuz hemen hemen hepimizin ortak şikayeti. Ancak, normali dışında, yorgunluğun bir de ''devamlı'' olanı var. Devamlı yorgunluğun bazı hastalıkların belirtisi olduğu artık biliniyor. Fakat bu arada, ''yorgunluğun da bir hastalık olduğu'' genelde dikkate alınmayan bir gerçek.

Herkeste farklı

Sanılanın aksine, yeterli uyku yorgunluğa karşı her zaman çözüm değil. Yorgunluğun etkisi kişiden kişiye farklılık gösteriyor, dolayısıyla boyutu da kişiden kişiye değişiyor. Öyle ki; bazılarında, nerede olurlarsa olsun, ''aniden uyuyup kalmalar'' derecesinde kendini gösteren yorgunluk sorunu kişinin iş ve gündelik hayatını oldukça olumsuz etkileyebiliyor.

Gizli tehlikeler

Genelde önemsenmese de, uzmanlar sebepsiz devamlı yorgunluğun tıbben açıklığa kavuşturulmasında fayda olduğu görüşünde birleşiyor. Zira, yorgunluk birçok hastalığın eş belirtisi. Alman Genel Tıp ve Aile Tıbbı Topluluğu'nun (Deutsche Gesellschaft für Allgemeinmedizin und Familienmedizin – DEGAM) en son güncellediği ''hastalık tanımlama'' çalışmasında, devamlı yorgunluk ve halsizliğin, örneğin kalp yetmezliği, multipel skleroz ya da kronik böbrek yetmezliği gibi sistem hastalıklarının ''muhtemel eş belirtisi'' olduğuna dikkat çekiliyor. Yorgunluğu, bunun yanı sıra, özellikle depresyon ya da korku gibi ruhsal sorunlarla ilişkilendiren tıp, buna rağmen yorgunlukta her zaman bir neden aranılmaması gerektiğinin, zira yorgunluğun da ''bir hastalık'' olduğunun altını çiziyor. Nitekim buna en somut örnek, tıp literatüründe chronic fatique syndrome (CFS) olarak bilinen yorgunluk sendromu. Tıbbi teşhisi hemen hemen hiç uygulanmamasından olsa gerek, literatürde ''çok az rastlanan hastalıklar'' grubunda yer alan yorgunluk sendromu'ndan yakınan hastaların gerçek sayısı bugün tam olarak bilinmiyor.

Tedavisi kısıtlı olsa da, mümkün

DEGAM tanımlamasına göre, yorgunluk sendromu'nda, düşünülenin aksine, devamlı bir yorgunluk söz konusu değil. Başlangıcı en basit fiziksel haraketlerle tetiklenebilen bu yorgunluk hastalarda en az 1 gün sürüyor. Baş ve boğaz ağrısı veya lenf düğümlerinde aşırı hassasiyet gibi şikayetler yorgunluk sendromunda sıkça rastlanan yan etkiler. Yorgunluk sendromuna karşı kullanılan ilaçlar tedavide pek etkin değil. Ancak, hekim kontrollü hafif fizik-kondisyon programları veya bilişsel davranış terapisi gibi psikolojik tedavi yöntemleri sayesinde, en azından kısmen olsa da, azalan canlılığın ve zindeliğin geri kazanılması mümkün.

Haber-Yorum: Dr. Ercan Çalışkan /Düsseldorf

Grafikartplus Ajans

Diğer haberler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu