Yönetimin spora etkisi
Profesyonel olsun amatör olsun, bütün branşlardaki başarıya giden yol hiç şüphesiz yönetimden geçmektedir.
Sporcuları, birçok kritere göre; yetenekleri, yaşı, sağlık durumu gibi birçok detayı başarı ile geçtikten sonra spor kulüplerine seçerek alıyoruz. Peki yöneticilerimizi seçerken ne gibi kriterler uyguluyoruz? Genellikle yönetici vasfına çok dikkat etmeden parası olan herkes yönetici oluyor spor kulüplerine. Bunun birçok örneğini profesyonel ve amatör spor kulüplerinde görebiliriz.
Türkiye`den çok başarılı yöneticilere örnek verecek olursak Gençlerbirliği Spor Kulübü Başkanı İlhan Cavcav, Beşiktaş Başkanı Süleyman Seba. Buradan her ikisini de rahmetle anıyorum, nur içinde yatsınlar, Allah rahmet eylesin. Onları Türkiye`nin gelmiş geçmiş efsane başkanlarıı olarak anıyoruz. Seba ayrıldıktan sonra Beşiktaş`ın büyük bir düşüşe geçtiğini gördük. İlhan Cavcav rahmetli olduktan sonra ise Gençlerbirliği 2. lige düştü. Böylece yönetici ve başkanlarının ne kadar önemli olduğunu da görmüş olduk.
Spor kulüpleri sporcu almaya ne kadar özen gösteriyorsa, yönetici seçerken de bir o kadar özen göstermeli, hatta çok daha iyisini seçmeli ki, kalıcı başarılar elde edilsin.
Almanya`da yaşayan Türkler olarak burada bizi temsil eden Türk futbol kulüpleri, üst liglerde mücadele etmek için defalarca çaba göstermelerine rağmen maalesef başarı gösteremediler.
Burada en büyük faktörün yöneticiler olduğunu bir kez daha gördük. Sadece günü kurtarmak için idareci olarak görev yapanlarla kalıcı bir başarının gelmesinin İmkansız olduğu bir kez daha kanıtlanmış oldu. Sporun içinden gelen kişilerin yönetici pozisyonuna geldikleri zaman çok daha başarılı olunduğunu düşünüyorum.
Buna en güzel örneği Werder Bremen’de halen top oynayan milli futbolcumuz Nuri Şahin`i verebiliriz. Doğup büyüdüğü şehir olan Meinezhagen Futbol Kulübü`nü satın alarak 2 lig birden yukarıya çıkararak geleceğe emin adımlarla ilerlemektedir.
Diğer bir çözüm ise kulüplerinin bizim olduğumuz gibi Almanya`nın ilk Türk atletizm takımı olan Ayyo Team Essen bir şirket takımı olarak 13 yıldır faaliyet göstermekteyiz.
Bu süre zarfında Almanya 3.lüğüne kadar maraton da başarıya ulaştık.
Amacımız atletizm sporunun sevdirip bizden sonraki nesillere daha sağlıklı bir gelecek bırakmak ve Türklerin her branşda var olduğunu göstermek. Bu bizim için ayrı bir gurur kaynağı.
Hangi spor dalını seversek sevelim hangi spora ilgi duyarsak duyalım izleyici olarak, yönetici olarak taraftar olarak; daha duyarlı aktif olarak, sorumluluk alarak her zaman eleştirmek yerine daha iyisini yapmaya çalışmanın hepimizin sorumluluğu olduğunu düşünüyorum.
Sağlık ve spor dolu mutlu günler dilerim.