Üç çocuk annesi sınırdışı edildi
Aile birleşimi ile 8 yıl önce Almanya'ya gelen Hülya Can(45), geliriniz yeterli değil denilerek oturumu uzatılmadı ve Duisburg Yabancılar Dairesi'nin kararı sonrası sınır dışı edildi.
Duisburg şehrinde yaşayan üç çocuk annesi Hülya Can, Marxloh semtinde yaşadıkları evden alınarak Türkiye'ye gönderildi. 2009 Yılında aile birleşimi ile Almanya'ya gelen Hülya Can'ın beklenmedik bir anda sınırdışı edilmesinin şokunu üzerinden atamayan eşi İbrahim Can, istenilen tüm belgeleri vermelerine rağmen eşinin oturumunun uzatılmadığını, haksız ve ağır bir uygulamayla karşılaştıkları iddiasında bulundu.
Duisburg Belediyesi Meclis üyelerinden Rainer Grün'ün de yakından takip ettiği sınırdışı olayı sonrası düzenlenen basın toplantısına katılan üç çocuk babası İbrahim Can açıklamalarda bulundu. Duisburg Alternatife Liste'nin(DAL) bürosunda yapılan toplantıda Duisburg Yabancılar Dairesi'nin kararı kınandı.
Gelişmeleri yakından takip ettiğini açıklayan Rheiner Grün(DAL); "Aile dört senedir oturum alabilmek için mücadele veriyordu. Hülya Can'ın sınırdışı edildiğini sabahın erken saatlerinde telefonla öğrendim. O saatlerde resmi bir kuruma ulaşamadım. Mesai saati başlangıcında Duisburg Yabancılar Dairesi'nin sorumlularından Bay Freitag'a ulaştım . Sorum üzerine sınır dışı kararını ve uygulandığını doğruladı. Uygulamanın yasalar dahilinde yapıldığını söyledi. Yaklaşık üç ay önce Hülya Can ve eşi ile birlikte yabancılar dairesine gitmiştik. Bizden gelir belgeleri istendi. Bunlarda kendilerine verildi. Hülya Can bir işletmeci olarak ayrıca çalıştı, vergilerini ödedi. Vergi dairesinden alınan belgelerde yabancılar dairesine sunuldu. Kendi geçimlerini kendilerinin sağladığını belgeledik. Kimseye zararı olmayan Hülya Can'a, yaşadışı burada yaşıyormuş muamelesi yapılması anlaşılır gibi değil. Bir aile sudan sebepler yüzünden parçalandı. Haksız sınırdışı edilmenin takipçisi olacağız" dedi.
SON 4 YIL 3'ER AYLIK OTURUM HAKKI VERİLDİ
Eşinin apar,topar sabaha karşı evden alınarak havaalanına götürülmesini anlamakta zorlandığını belirten acılı eş İbrahim Can ise süreç hakkında şunları söyledi: "Eşim, aile birleşimi yoluyla 2009 yılında Almanya'ya geldi. Kurslara gidip almanca öğrendi. 18 Yaşının üzerinde üç çocuğumuz var. Büyük oğlum, evli bizden ayrı. Diğer oğlum ve kızım üniversitede okuyorlar. Eşimin geldiği ilk günlerde sıkıntı yaşadık. Zaman içinde toparlanıp kendi işimizi kurduk. İşletme eşimin üzerineydi ve oturumu vardı. Dört senedir devletten yardım da almıyorduk. Eşimin oturumunun uzatılabilmesi için gelirlerimiz istendi. İlk verdiğimizde gelirimiz düşüktü.Yetersiz görüldü, sunduğumuz evraklar yetersiz bulundu, eşimin oturumu 3'er ay uzatılmaya başlandı. Avukatım bu süreçte bize yardımcı oluyordu. Kendi işimizde elde ettiğimiz kazanç kabul görmeyince eşim ve ben başka iş bulduk. Yaklaşık 2500 Euro aylık gelirimiz olmasına rağmen her defasında sorun yaşadık. 4 senedir mahkemeliğiz. Karar lehimize olmuş, bize bilgi verilmedi. Öğrenince evrakları tekrar sunduk. Bize,'tamam!' denildi. Yabancılar dairesindeki memur, 'Biz bundan sonra avukatınıza yazarız, sonucu ondan öğrenirsiniz' dedi. Sonra avukatımıza gidip, durumu anlattık, o da aynı şekilde ; "Bana bırakın, ilgileneceğim!" dedi.
ÇOK SAYIDA POLİS VARDI
Benim maaşım ve eşimin bir markette çalışarak kazandığı 1300 euroluk para kağıtlarını avukatlarına vermiş olmalarına rağmen iletişimsizlik yaşanmasına dikkat çeken İbrahim Can "Beklemediğimiz bir anda ve şekilde 20'nin üzerinde polis ve görevli gelerek sabah saat altı sıralarında eşimi yatak odamızdan alıp havaalanına götüreceklerini söylediler. Hala şoktayım, ailecek psikolojimiz bozuldu. Eşimi yalnız bırakmak istemedim,sert bir şekilde 'Hayır!' dediler ve almadılar beni. İlk saatlerde eşime ulaşamadım. Oğlumla havaalanına gittik , görüşemedik. Eşimden saatler sonra İstanbul'a indikten sonra haber alabildim" dedi.
YABANCILAR DAİRESİ KARAR YASAL DİYOR
Duisburg Yabancılar Dairesi yetkililerinden Thomas Freitag sınırdışı edilme olayı üzerine yaptığı açıklamada; "Hülya Can'ın sınır dışı edildiği doğrudur. Uygulama yasalar çerçevesinde gerçekleşti. 2015 yılından bu yana sınırdışı kararı bildirilmek zorunda değil. İstenilen evraklar temin edilemedi. İstenseydi iki sene önce sınırdışı kararı uygulanırdı. Biz, bunu hiç bir zaman istemedik. Fakat, şartlar da yerine getirilmedi. Sınrdışı bizim için oldukça masraflı bir süreç niye bunu isteyelim? Ancak şimdiye kadar bize gerekli belgeleri sunmadılar. Evin küçük oğlu sınırdışı olayından sonra buraya geldi evden ayrıldığını belirtti bazı belgeler bize ulaştırıldı. Bu belgelerin doğruluğunu kontrel edeceğiz. Aranan şartlar yerine getirilmiş ise, Hülya Can tekrar Almanya ya gelme hakkı kazanır" dedi.
Muhabirce/ DUISBURG