Salyangoz olmayı anlattı
Hayko Bağdat, Almanya`da katıldığı Literatürk Edebiyat Festivali`nde Salyangoz isimli kitabını anlattı.
Gazeteci-yazar Hayko Bağdat, Literatürk`te Salyongoz isimli kitabını tanıtırken, “Müslüman mahallesinde salyongoz satmayı değil, Müslüman mahallesinde salyangoz olmayı anlattım” sözleriyle, Ermeni- Rum bir ailenin çocuğu olarak, Müslüman çoğunluk toplumunda yaşadıklarını mizahi bir dille anlattığını ifade ediyor.
Bochum -Langendreer etkinlik salonunda yapılan toplantıda, Hayko Bağdat`ın konuşmalarını Sabine Adatepe Almancaya çevirdi. Kitabından sadece “susmayı öğrenmek” bölümünden kısa bir pasaj okuyan Hayko Bağdat, geri kalan bölümde seyirciyle muhabbet eder gibi kitabında işlediği konuları, kahramanları, anlattı. Oldukça eğlenceli bir dil kullanan Bağdat, dinleyenleri bol bol güldürdü.
“İçinde doğduğum kimlik özelliklerim, yaşadığım topraklara faydalı olabilmem için bir yöntem geliştirmemi gerektirdi. Kitleyle, halkla, Anadolu`yla Mezepotamya`yla konuşmam gerektiğinde bulmam gereken yöntemi ararken Salyangoz`u yazdım” diyen Bağdat, katledilen ve ağlayan yunus balıklarının çıkardığı “sessiz” -desibeli çok düşük sadece kendilerinin duyup anlayabildiği” sesleri örnek vererek, kitabıyla bir tür sessizlerin sesi olmaya çalıştığını ifade etti.
Cenazelerden kahramanlık para etmez
Etkinliğin karşılıklı sohbet bölümünde dinleyenler Hayko Bağdat`a Türkiye`deki güncel sorunlarla ilgili sorular da sordular. Kendisini Twitter`dan takip edenlerin, siyasi görüşünden/duruşundan dolayı çok sık tehditlere maruz kalan yazara, korkup korkmadığını sorduklarında Bağdat mücadeleye vurgu yaptı.
Hrant Dink, Ali İsmail örneklerini anlatarak korku sorusunu yanıtlayan Bağat “Şundan korktum; kendi çocuklarımı Arat (Hrant`ın oğlu) yapabilirim belki, ama daha kötüleri de olabilir, bunları düşündüm. Ama artık kalabalık cenazelerden kahramanlık para etmez bizim memlekette, olan en büyükleri oldu zaten. Kaharamanlığı mümkünse yaşayarak yapacağız, sürdürülebilir mücadeleyle. Öldürülmüş ağabeylerimize ölümsüzdür demekle olmuyor bu iş, katiller hala aramızda. Mademki bu kadar büyük bir kötülük geliyor karşıdan kartopu gibi büyüyerek, `çekil o zaman aradan` dediğinde, ben çekilirsem aradan direk çocuklara gidiyor o kartopu” sözleriyle “kötülükle” yerinde mücadele etmek gerektiğini vurguladı.
Etkinlik sonunda kitaplarını imzalayan yazar sevenleriyle fotoğraf çektirdi.
Literatürk etkinliği 7 Kasım`a kadar devam edecek; Literatürk ile ilgili ayrıntılı bilgi
Literatürk http://www.literatuerk.com/programm/ sayfasından edinilebilir.
Hülya Sancak/ Bochum
