Haberler

Berlin Duvarı`nın yıkılışının 30. yıl dönümü kutlandı

Berlin Duvarı`nın yıkılışının 30. yıl dönümü kutlandı Almanya’nın başkenti Berlin’i 1961-1989`da ikiye bölen ve “utanç duvarı“ olarak nitelenen Berlin Duvarı`nın yıkılışının üzerinden 30 yıl geçti. Berlin şehrini ve Almanya’yı 28 yıl boyunca ayıran Berlin Duvarı 9 Kasım 1989`da yıkıldı.

Soğuk Savaş`ın sembolü olan ve “Demir perde” olarak da anılan Berlin Duvarı ülkede yaşayanlarda derin izler bıraktı. Duvarın yıkıldığı tarihte Almanya’nın Düsseldorf kentinde üniversite öğrencisi olan ve şu anda Berlin Duvarı Vakfı Direktörü olarak görev yapan Axel Klausmeier ile Doğu Berlin’de doğup büyüyen Michael Löffler anılarını AA muhabirine anlattı.

Klausmeier, duvarın yıkıldığı haberini Düsseldorf`tan Essen`e doğru otoyolda arabayla seyir halindeyken radyodan öğrendiğini belirtti.

Aynı üniversitede öğrenim gören 4 arkadaşıyla haberi dinlediklerini ifade eden Klausmeier, “Duvarın açıldığı yönünde söylentiler vardı. Haberi radyoda duyunca aracı durdurduk ve Berlin’e gitmeyi düşündük. Ancak trafik olur diye bunu yapmadık.” dedi.

Klausmeier, daha sonra eve gittiğini belirterek, “Tüm gece olayları televizyondan izledim. Çok harikaydı. İnanamadım. Duygulandım. Çünkü birbirine yabancı insanlar birbirlerine sarılıyordu ve ağlıyorlardı. Müthişti.” ifadesini kullandı.

OLAĞANÜSTÜ BİR ŞEY GERÇEKLEŞTİ

Diğer taraftan sonraki sürecin nasıl olacağı yönünde bir belirsizliğin yaşandığını söyleyen Klausmeier, “Şimdi ne olacak? Duvar tekrar kapatılacak mı? Bu durum ne kadar sürecek? Tüm bu sorular insanların yüzünden okunabiliyordu.” şeklinde konuştu.

Bir taraftan mutluluk diğer taraftan belirsizliğin yaşandığına işaret eden Klausmeier, “Daha sonraki günlerde duvarın açık kaldığı ve kapanmadığı görülünce olağanüstü bir şey gerçekleştiğini anladık.” dedi.

O dönemde hiç kimsenin yıllar sonra iki Almanya’nın birleşeceğine inanmadığını ifade eden Klausmeier, “Ben de şüphe duyanlardandım. Kuşkuyla izledim. İki Almanya’nın birleşmesi güzel bir şey. Ancak Avrupa’daki diğer ülkelerinin korku duyacağı Almanya’yı istemiyorduk. Endişemiz buydu.” diye konuştu.

DOĞU EYALETLERİNDE AŞIRI SAĞCILARIN YÜKSELMESİ ENDİŞE VERİCİ

İki Almanya’nın birleşme sürecinde maddi olarak inanılmaz şeyler başarıldığını, Almanya’nın doğusundaki ülkelere çok para akıtıldığını ifade eden Klausmeier, “Ancak ülkenin kendi içinde birleşme sağlanamadı. Bu konuda büyük hayal kırıklıkları var.” değerlendirmesinde bulundu.

Özellikle doğu eyaletlerinde aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin oylarının yükselmesine dikkati çeken Klausmeier, bundan endişe duyduğunu dile getirdi.

“İki Almanya’nın birleşmesi örneği olmayan bir olay.“ diyen Klausmeier, insanların da birbirine daha fazla açık yüreklikle ve saygıyla yaklaşması gerektiğini kaydetti.

Berlin Duvarı yıkılmadan önce Doğu Berlin’de yaşayan ve yetiştirme yurdunda eğitmen olarak çalışan Martin Löffler de 9 Kasım 1989`da 22.00’a kadar çalıştığını belirterek, “Televizyonum olmadığı için haberleri izlemek için bisikletle arkadaşımın yanına gittim. Siyasi olarak çok hareketli dönemdi.” dedi.

Duvarın açıldığını orada öğrendiğini belirten Löffler, “Önce inanmadım. Bisikletle eve doğru gittiğimde bugün Federal İstihbarat Teşkilatının merkezinin bulunduğu yerde bir stadyum vardı. Orada futbol müsabakasında olduğu gibi insanların bağırıp çağırdığını duydum. Daha sonra evden ajandamı, biraz para ve fotoğraf makinemi aldım ve çıktım.” diye konuştu.

İnvaliden Caddesi’nde insan seliyle karşılaştığını anlatan Löffler, “Duvarın yıkılmasıyla beraber kontrol noktasına geldim ve hemen Batı Berlin’e geçtim.“ dedi.

Duvarın yıkılışını yeni bir fırsat olarak gördüğünü belirten Löffler, “ Macaristan’da sınırlar açıldığında sistemin uzun süre ayakta kalmayacağını beklemiyorduk. İki Almanya’nın birleşeceğini ise düşünmedik.” ifadelerini kullandı.

Birleşmeden sonra duvarın iki yılda hemen hemen yok olduğunu ifade eden Löffler, “Duvarın

bu kadar hızlı yıkılacağını beklemiyordum. Biz arkadaşlarla 13 Ağustos’ta buluşup duvarı fotoğraflarını çekmeyi planlamıştık.” diye konuştu.

DDR’de aile kurmayı düşünmediğini ifade eden Löffler, iki Almanya birleştikten sonra evlendiğini ve 6 çocuk sahibi olduğunu anlattı.

Berlin’de Türklerle bir anısını da anlatan Löffler, “Arabam Wedding semtinde arızalandı. Kimse yardım etmedi. Ancak Türkler yardım etti. Bunu çok güzel buldum.” ifadelerini kullandı.

Muhabirce/AA-CK/EB/BERLİN

Grafikartplus Ajans

Diğer haberler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu