Haberler

balmumundan gemiler

kaçak girdiğim

ılık bir yurdun meşakkatli dağlarını

aşarak gelen

kılıç kuşanmış bir süvariyim ben…

istila ettiğim gövdenin her yerine

kan izleri

nal izleri bırakıyorum…

yağmurun

kuru toprağı kırbaçlayarak öpmesi gibi

kurumuş dudaklarını öperken

denize düşen kandiller yanardı gözlerinde…

o gece

seni bana getiren kalbimin taşıyıcılığını sorguladım…

kutsal kitaba el basarak

birbirimizi sonsuza kadar seveceğimize ant içmiştik

o gece

ilahi bir iyimserliğin uçurumuna doğru yol alıyorduk sanki…

dedemin erik kurusu ellerini hiç unutmam

'insanın sevdiği giderse

altında uyuduğu göklerin rengi sonsuza kadar değişir

gidenin ardından ne gökler aynı kalır

ne de giden geri gelir‘, derdi…

ah dedeciğim

ayrılık dediğin

bir kaza ertesi

makas değiştirmesi trenlerin

kalplerin parçalanması

zamanın paslı rayları altında…

ben hâlbuki

damlada dalgayı

dalgada denizi

denizde gemiyi

ve o geminin içinde seni arayan…

lakin senden

duaların bile erişemeyeceği kadar uzakta…

daha ben neyi sevdiğimi bilmediğim zamanlarda

mahşerden bir gökle bütünleşen

ateş denizinin içinde

limanlarına ulaşmak isteyen

balmumundan gemilerimin

yüzdüğünden habersiz…

kül yansıtmasa da

tüm hacmiyle ateşinin yalımını

ben küllerimle tıka basa ey yâr…

dalgın kar mevzuatlarının yürürlüğe girdiği

mevsimlerinde üşümüş…

ben toprağın bildiğini küçümseyen

bu yüzden

tütsülü hülyalarından kese kese

kestirmelerin ömrünü kısalttığı

ben hayata karşı yalın bir hayal kırıklığı…

yağmurunu içime akıttığım bir Nisan’ın

en kanlı cenginde

mevsimin ilk yırtılan kelebek kanadı…

aynaların parçalarına dağılan

mavi kadifeden

hayal meyal akşamına hazırlıksız yakalandığım…

ben çölün kumuna gömülü kervanların

dönülmeyen yolculuklara aktığı ve

yolcusunun kalbin dışında

dönecek bir yerinin olmadığı o adamım…

hayatın amansız imtihanlara çektiği

ruhumuza bak sevgilim

pişmanlıklara yitiyor gölgelerimiz ve

yenilgilerin siluetleri

yer değiştiriyor ruhumuzda…

bu yüzden

geleceksen lekesiz bulutlarla gel yanıma

kirli yağmurlarınla

yaralarını

geride bırak…

yollardan beklentimiz değişmedi zira

hicret bekler

annem gözler yolumuzu…

beklemeyi tanrıya

havale eder

çeker gideriz…

Josef Kılçıksız

 

 

Grafikartplus Ajans

Diğer haberler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu