T.C Meclisini izledim
Mecliste, yeni anayasa oylamaları vardı.
Bir ara tiyatroya gidecektim vazgeçtim, alabildiğince onları izledim.
Daha keyifliydi. (Bu cümleyi unutun,çünkü keyif kaçırıcıydı.)
Tüm dünyanın izlediğini düşününce keyfim kaçtı.
Benim meclisim böyle olmamalıydı.
Benim meclisim diyorum, çünkü yurt dışındaki vatandaş adına yazıyorum.
TC meclisinde yurtdışındaki yaklaşık altı milyonun,’Sağdan, soldan’ kaç milletvekili var? bilmiyorum.
Eğer olmuş olsaydı, bu anayasa tartışmalarında bizleri de anarlardı da farkederdim.
Şimdi deniyor ki!
Mecliste bir Anayasa değişikliği onaylandı. Halka sunulacak.
Yani referanduma gidilecek.
Haa zaten soru işaretleri de burada başlıyor.
Şimdi bu sandıklar yurt dışında da kurulacak mı?
Muhabirce.de nin 26.10.2015 tarihli ve
Yurt dışında seçime katılım; yüzde 42,7 başlıklı habere göre, seçmen sayımız, 2 milyon 899 bin.
2019 yılına kadar yaş farkından artışı düşünün.
Türkiye civarındaki birkaç ülke nüfusunu geçen bir kitle.
Bu referandumda biz nerede olacağız, hiç anılmıyor.
Haa yetkililer diyebilirler ki,’Erzurum horozu gibi erken ötme’
‘Biz onun haberini size daha sonra vereceğiz’. Amenna ama gönül koyuyoruz. Arasıra bizede sorun. Sayımız yerinde.
Söyleyeceklerim bunlar.
Ama birşeyi unuttum.
Hani yukarıda dediydim ya “Erzurum horozu gibi erken ötme” derler diye.
Onun fıkrası da şöyle
Bakan Erzuruma gitmiş. Ev ziyaretlerine başlamış.
Her evde sekiz, on çocuk.
Biraz içerlemiş, erkekleri çağırmış.
Yaa arkadaşlar hem yoksulluk var diyorsunuz, hem her biriniz sekiz on çocuk yapıyorsunuz ne iştir. Deyince.
Biri kalkmış.
Begim çocuk yapmanın suçlusu biz değiliz, horozlar.
Bizim buralarda pek yatırım yoktur. İşte az.
Erken yatarız. Sabaha karşı da horozlar durmaz erken öter uyandırır.
Eee naapacaan, biz de çocuk yaparız.
Türkiyede durum en azından anlatılabiliyor.
Bakan bey bizim horozlardada sorunlar başladı desteksiz yürümüyor.
‘Alman komşunun Horozu erken öttü benimki ötmüyor’ diyerek mahkemeye gidenler de var.
Bizi de duyun.
Yunus Işıkoğlu/Tüm dünya