Bir yeni yıl resepsiyonun ardından eko-siyasi düşünceler

SPD Göç ve Çeşitlilik Çalışma Grubu`nun Essen`deki Katakomben Tiyatrosu`nda verdiği yeni yıl resepsiyonunda, Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Eyaleti Ekonomi ve Sanayi Bakanı Garrelt Duin, göçmen kökenlilerin yoğun olduğu eyalette, onlarla ilgili vurguların çoğunlukta olduğu bir konuşma yaptı.

Bakan Duin konuşmasına SPD`nin fikir babalarından Nobel Barış Ödülü sahibi Willy Brandt`tan bir alıntı ile başladı. Barış, düşünce ve ifade özgürlüğüne vurgu yapan bu alıntıyı savaş yıllarında verdikleri zorlu mücadelelerle Almanya tarihinde yer edinen sosyal demokratları andığı bir konuşma ile genişleten Duin, yine sosyal demokratların ağır toplarından biri olan Otto Wels`ten bir alıntı ile günümüze bağladı.

Otto Wels  “Özgürlüğümüzü ve hayatımızı elimizden alabililer ama onurumuzu asla”diyordu 1933 yılında. Bakan Duin bu sözlerle Almanya`daki ilticacıları selamlarken, bazılarının geri döneceğini bazılarının da Almanya`da kalabileceğini vurguladı.

Toplumsal havayı nötralize etme çabası

KRV`de göçmenler yoğunlukta. Son yıllarda Güneydoğu Avrupa`dan gelen “yeni Avrupalılar”, ilticacılar derken, toplumda gittikçe artan yabancı düşmanlığı eğilimleri PEGIDA ile yeni bir boyut kazandı. Bakan bu ünlü sosyal demokratların demokrasi mücadelesinden örneklerle günümüz Almanyasindaki gelişmeleri bir şekilde nötralize etmek, özellikle KRV`nin kucaklayıcı bir kültürü olduğunu vurgulamak istiyordu diye düsünüyorum.

Gelenler kalifiye elemanlar

90`lı yıllarda Balkanlardaki savaşlardan sonra Almanya`ya en yoğun göcün son yıllarda yaşandığına ve buna Avrupadaki mali krizin ve savaşların neden olduğuna dikkat çeken Bakan Duin, bir yandan da gelen göçmenlerin kalifiye elemanlar olduğunu vurguluyordu.

Yatırımı kimler yapıyor?

Ekonomi bakanı, Almanya`nın göçmenleri ekonomide bir potensiyel olarak görmekte geciktigini vurgularken KfW Bankası`nın verilerini örnek göstererek, yeni kuruluşların yüzde 21`nin göcmen kökenli olduğunu söylüyordu. Sanırım bunlar Güneydoğu Avrupa`dan buraya akan göçmenler değil. Elbette bakan kadar bilemem, araştırmadım, ben daha çok son yıllarda bu göçlerle kriminal olayların arttığını görüyorum ve bu yönde kafa yoruyorum 🙂 Bakan bunlardan söz etmedi, e haliyle yeniyıl konuşması 😉

Göçmenlere yer açın çağrısı

Yatırımcılara paralel olarak bakan, işletmelerde pek fazla göçmen kökenlinin yer almadığını ifade etti. Pek çok siyasetçi bunu dile getiriyor. Bürokraside olsun isletmelerde olsun nüfusa oranla göçmen kökenli sayısı az. Hep dile gelir de bu durumda pek değişiklik olmuyor nedense. Bana göre, kamuda veya özelde görevler kökenden bağımsız olmalı. Göçmen diye pozitif ya da negatif ayrımcılık yapılmamalı, bence eşitlik bu… Zor tabii bunu sağlamak.

Dışardan kalifiye eleman, içerde eğitim yetersiz

Bakan ayrıca Suriye, İrak, Afganistan gibi ülkelerden kalifye mülteci arandığını belirtti. Burada bana ilginc gelen  Almanya`daki gençlerin yetersiz eğitimi, kalifiye eleman eksikliğı. Bakan Duin de diğer siyasiler de özellikle göçmen kökenliler arasında “diplomasız”ların yaygınlığına vurgu yapıyorlar.Bu yaman bir çelişki. Ve o klasik söylem, “Entegrasyonun anahtarı eğitimdir” buna bir de dil eklenir…

Bakana katılıyorum eğitim önemli, dil de önemli, herkes gerek eğitenler gerekse eğitilenler boş işlerle uğraşacaklarına eğitim işleriyle daha çok uğraşsınlar; meslek egitimi, dil eğitimi, dil kültür tarih eğitimi.. Evet can sıkıcı konular.

Ağlar güçlenmeli

İşyerleri daha fazla değil; göçmenlere de şans versin. Resepsiyona gençler de davetliydi, staj için yer ararken veya iş ararken karşılaştıkları zorlukları anlattılar. Kimileri de kolay iş bulmuş. Şans bu kadar düşük olmamalı. Desteklendiğinde göçmen ekonomisinin klasik kalıpların dışına çıktığından söz eden Duin, göçmen yapılanmalarıyla-Alman yapılanmalar arasındaki ağın güçlendirilmesi gerektiğini de ifade etti.

Ve çok dikkatimi çeken konu…

Kısaca özetliyorum: Bakan Duin, ülkeye gelen mültecilere de tolerans gösterilmesini, iş verilmesini, bir kez buraya geldikten sonra onları geri gönderme yasalarının gözden geçirilmesini belirtirken, ülkelerindeki kötü koşullardan kaçıp, ekonomik nedenlerle siyasi nedenlerle Almanya`ya sığınanların burada bir yaşam kurmaları, ülkelerinde kalanlara yardım etmeleri, Avrupa kültürümüzün ölçülerinde saygı duyulacak insani değerler değil mi diye de bir soru yöneltti.

Avrupa`nın göçmenlerle zor durumları atlattığını göçmenlerin geldikleri ülkenin ekonomisine katkılarını anlattı ve mültecilere de şans verilmesi gerektiğini, mesela meslek eğitimi verilmesi gerektiğini bu genc mülteci gücüne toplumun ihtiyacı olduğunu vurguladı.

Nasıl anlamalıyım?

Burada dikkatimi çeken, ülkenin doğma büyüme göçmen kökenlileri eğitim-iş sıkıntısı çekerken ilticacıların da buna eklenmesi mükemmel bir iyimserlik. Bir yandan buradaki kalifiye elemanlar iş bulamasın başka ülkelere gitsin, diğer yandan ilticacilara iş verilsin, meslek eğitimi verilsin, söylemleri,  verilmesin demiyorum nasıl olacak diyorum?…Çok soru var aklımda bazılarını soruyorum 🙂

Bir yanda Türkiye`ye ekonomik sosyal göç olur Almanya`ya akarlar diye Avrupa kapılarını kapatanlar, İş için gelen işverene/sanatçıya dahi vize zorluğu çıkaranlar varken, bakanın bu söylediklerini nasıl anlamalıyım diye düşünüyorum… neyse 🙂

Resepsiyonun ev sahibi ne dedi?

Evet bakana çok yer ayırdım, resepsiyonun ev sahibi SPD Göç ve Çeşitlilik Çalışma Grubu adına konuşan başkan Caner Aver ne dedi biraz da ona değineyim: Aver, davetlileri selamladıktan sonra bu çalışma grubunun niçin kurulduğunu anlattı. SPD`nin bu kuruluşunun, yüzde 23`ü göçmen kökenli olan Essen kenti için önemine değindi. Eğitim ve iş dünyası, politik ve toplumsal katılım, toplumsal çoğulculuk/çeşitlilik gibi konularda yaptıkları çalışmalarla kurum ve kuruluşalara danışmanlık hizmetinde bulunduklarını ifade etti.

Lokal ekonomiye katkı

Göçmenlerin iş dünyasında daha fazla yer alabilmeleri için yaptıkları çalışmalara da değinen Caner Aver, Bertelsmann araştırma souçlarına göre, meslek eğitimi veren işletmelerden yüzde 60`ının göçmen kökenlilere eğitim vermedikleri ortaya çıkmış ki bu hiç de iyi bir sonuç değil diyerek, göçmen kökenlilerin meslek eğitim aşamasında karşılaştıkları zorlukları vurguladı.

Aver ayrıca, Essen`de ve Rüttenscheid semtinde göçmen kökenli işletmelerin artık buraların bir parçası olduğunu ve lokal ekonomiye, katkılarını anlatarak, ekonomik yapıyı zenginleştirdiklerini ve güçlendirdiklerini ifade etti.

Toplantıya SPD üyelerinin yanısıra, Çokkültürlü İşadamları Derneği IKUA`dan Erdal Osmançelebioğlu, Bora Şahin, Türkiye Araştırmalar Merkezi`nden Yunus Ulusoy, Essen Yeşiller İl Başkanı ve Eyalet Yönetim Kurulu Üyesi  Gönül Eğlence çeşitili sivil toplum kuruluşu temsilcileri, işverenler, yerel siyasetçiler de katılmıştı. Yeni yıl resepsiyonunu göçmen parodileriyle kabaretist Muhsin Omurca renklendirdi.

Haber-Yorum: Hülya Sancak-/Essen