Kenan Kolat: Almanya sağa kayıṣını sürdürdü

24/02/2025

2 dakikada oku

Uzun süre Almanya Türk Toplumu baṣkanlığı da yapan politika ve strateji danıṣmanı Kenan Kolat Almanya’da dün (23.02.2025) yapılan seҫimleri değerlendirdi. Kenan Kolat’ın basın aҫıklaması ṣöyle:

„23 Şubat seçimleri Almanya’nın sağa kayışını sürdürdüğü ve aşırı / ırkçı sağın oylarını ikiye katladığı bir seçim oldu. Sosyaldemokratlar tarihsel bir yenilgi alırken, Yeşiller de oy kaybına uğradı.

Sol Parti beklenenin üzerinde oy alarak meclise girdi. Sol Partide ilk kez bir aday, hem de Türkiye kökenli Ferat Koçak Batı diye adlanlandırılan ve eski Doğu Almanya sınırlarında olmayan bir seçim çevresini kazanarak tarihe geçti.
Hükümetin yıkılmasından sorumlu olan Hür Demokratlara halk ceza keserek %5 barajının altına ittiler ve parti meclise giremedi. BSW adlı kişi partisi de baraj altında kalarak süreç içinde siyasetten silinme yoluna girdi.

Türkler bu seçime çok büyük ilgi gösterdi. Almanya Türk Toplumunun Almanya genelinde gerçekleştirdiği kampanya ile önceki seçimlere göre katılımın çok arttığını gözlemledik. Bu konuda henüz elimizde somut veri bulunmadığını da eklemeliyim.

Almanya’da ırkçılığın yükselmesi, tabu olan kavramların artık rahatlıkla kullanılabilmesi Almanya açısından olduğu kadar, göçmenlerin de konumunu zorlaştıracaktır. Bu anlamda ırkçılıkla mücadelenin arttırılması ve toplumumuzun bu konuya daha çok önem vermesi gerekecektir.
Parlamentoda tek koalisyon seçeneğinin CDU/CSU ile SPD arasında olduğu görülüyor. Ana muhalefet ırkçı parti, diğer muhalefet partileri de Yeşiller ve Sol Parti olacak.
Sosyaldemokratların politikalarındaki yanlışları yeterince tartışmadan ve irdelemeden hükümete girmek zorunda kalmaları iyi sonuç vermeyecektir. Kadrolarda değişim ve gençleşme konusunda ilk adımları atacakları görülüyor. Ancak bunun yeterli olmayacağını düşünüyorum.
İç siyasette olası koalisyonun özellikle mülteciler konusunda bir uzlaşı bulacağını söylemek olanaklı. Hristiyan Demokratların çifte vatandaşlık yasasını değiştirme isteklerine sosyal demokratların nasıl bir tepki vereceğini görmek gerekiyor. SPD’den seçilen 7 Türk kökenli vekilin bu konuda partilerinin geri adım atmaması için çok çalışma yapması gerekiyor. Ayrıca STK’lara da büyük iş düşüyor.
ABD başkanı Trump’ın AB’yi zayıflatma çabalarına karşı güçlü bir Almanya büyük önem taşıdığından, bu alanda ortaklar arasında bir sorun olmayacaktır. Ukrayna konusunda da bugüne kadarki çizginin süreceği görülmektedir.
Türkiye ile ilişkiler konusunda Hristiyan Demokratların seçim bildirgesinde daha yumuşak ifadeler kullanıldı. Bunun temel nedeni mülteci politikaları konusunda Türkiye ile iletişimi sürdürme çabası gibi anlaşılmaktadır.
Almanya’da kolay olmayan bir dönem başlıyor. Kurulacak hükümetin başarısız olması ırkçı partinin daha da güçlenmesine yol açabilecektir. Ancak ırkçılıkla mücadelenin yeni bir boyuta geçmesi ve toplumsal bir sorun olarak algılanarak ele alınması gerekecektir.
19 TÜRKİYE KÖKENLİ MİLLETVEKİLİ OLARAK MECLİSTE
İlk belirlemelerime göre, SPD 7, Sol Parti 7, CDU 2, Yeşiller 2, CSU 1 milletvekili çıkardı.
SPD: Hakan Demir (Berlin), Metin Hakverdi (Hamburg), Macit Karaahmetoglu (BW), Mahmut Özdemir (NRW), Aydan Özoğuz (Hamburg), Derya Türk-Nachbaur (BW), Serdar Yüksel (NRW)
Sol Parti: Gökay Akbulut (BW), Ateş Gürpınar (Bavyera), Cem Hamit İnce (Aşağı Saksonya), Cansın Köktürk (NRW), Ferat Koçak (Berlin), Cansu Özdemir (Hamburg), Mirza Edis (NRW)
Yeşiller Partisi: Ayşe Aşar (Hessen), Filiz Polat (Aşağı Saksonya)
CDU: Serap Güler (NRW), Tijen Ataoğlu (NRW)
CSU: Hülya Düber (Bavyera)
Muhabirce/Kenan Kolat -politika ve strateji danıṣmanı- BERLİN