SOLİNGEN- Almanya’nın Solingen kentinde kundaklama sonucu çıkan yangında hayatını kaybeden Türk kökenli Bulgaristan vatandaşı aynı aileden ikisi bebek 4 kişi için Solingen’de cenaze namazı kılındı.
Almanya’nın Solingen kentinde 4 katlı binanın kundaklanması sonucu aynı aileden 2’si çocuk; Gizem (3) Elis (5 aylık), anne Kıymet (27), baba İsmail (28), 4 kişi feci şekilde yanarak hayatını kaybetmişti.
Cenazeler bugün (2 Nisan 2024) cenaze namazı kılınmak üzere Solingen Ditib Merkez Camisi’ne getirildi.
Cenaze törenine T. C. Düsseldorf Başkonsolosu Ali İhsan İzbul, ZSU (DİTİB-Sosyal Dayanışma Merkezi) Başkanı Abdurrahman Atasoy, Düsseldorf Din Ataşesi Ramazan Topal aile yakınları ve çok sayıda vatandaş ve STK temsilcileri katıldı. Din Ataşesi Ramazan Topal cenazelerin ardından bir anma konuşması yaptı, dua edip başsağlığı diledi. Daha sonra, kılınan cenaze namazının ardından cenazeler gözyaşlarıyla, toprağa verilmek üzere memleketleri Bulgaristan’a uğurlandılar.
KUNDAKLAMA NE ZAMAN OLDU?
Polisten alınan ilk bilgiye göre 25 Mart 2024 tarihinda sabaha karşı 02.45 sularında Solingen kentinde bir binada kundaklama sonu çıkan yangında, binanın çatı katı olan 4. katta, 2’si çocuk 4 kişi feci şekilde yanarak can verdi.
Olayla ilgili polise çevreden onlarca ihbar geldiği ve itfaiyenin de olay yerine haber verildikten sonra 5- 6 dakika içinde ulaştığı ve çevre illerden de yardım alarak yaklaşık 120 kişilik bir ekiple yangına müdahale ettikleri bildirilirken, yapılan tüm müdahaleler can kaybı olmasını engelleyemedi.
Polis olaydan iki gün sonra yaptığı açıklamada, yangının kundaklama olduğunu ve «ateş hızlandırıcı» kullanıldığını belirterek, eski binadaki ahşap merdivenlerin bu şekilde hızla yandığını ve baca etkisiyle alevlerin hızla çatı katına çıktığını ve maalesef çatı katındaki ailenin kurtulma şansının olmadığını bildirdi.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ TEMSİLCİLİKLERİNDEN SOYDAŞLARA YAKIN İLGİ
Yangının akabinde 26 martta, Türkiye Cumhuriyeti Düsseldorf Başkonsolosluğu X sosyal medya platformundan yapılan bir açıklama ile yangının mahiyetinin bir an önce soruşturularak açıklığa kavuşturulması istendi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi: “Solingen’de yaşadıkları apartmanda dün sabaha karşı çıkan yangında hayatını kaybeden Bulgaristan Türkü soydaşlarımıza Allah’tan rahmet, acılı yakınlarına başsağlığı, yaralılara ise acil şifalar diliyoruz. Söz konusu yangının mahiyetinin bir an evvel soruşturularak açıklığa kavuşturulmasını önemle temenni ediyoruz. Bu kapsamda Başkonsolosluğumuz ilgili makamlarla temasta kalmaya devam edecektir.”
İNCELEME SÜRÜYOR
Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Eyalet Başbakanı Hendrik Wüst, olayın ilk saatlerinde sosyal medya platformu X’ten yaptığı açıklamada, Solingen’de yaşanan olayın kendisini derinden etkilediğini söyledi.
Wüst, “Korkunç bir trajedi. İnsanlar beklenmedik bir şekilde hayattan koparılıyor. Yaralıların tamamen iyileşmelerini diliyorum. Olay yerindeki kurtarma ekiplerine teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı.
Solingen Belediye Başkanı Tim Kurzbach da olay yerinde inceleme bulunarak belediye binasındaki bayrakların yarıya indirileceğini belirtti. Ölenler için üzüntülerini ifade eden Kurzbach, yaralılara acil şifa diledi ve “Sizden incelemelerin sonuçlarını beklemenizi rica ediyorum. Bana göre, böyle bir anda herkesin spekülasyon yapmaktan kaçınması gerekiyor. Polis ve savcılık yapılması gereken her şeyi yapıyor” dedi.
BERLİN BÜYÜKELÇİSİ A.BAŞAR ŞEN SOLİNGEN’E GELDİ
Kundaklamanın 3. gününde 28 martta T.C. Berlin Büyükelçisi Ahmet Başar Şen Solingen’e gelerek o gün hastanede olanları ziyaret etti ve kundaklanan bina önüne gelerek çiçek bıraktı. Büyükelçi Şen, Savcılığın açıklamasına göre olayın bir kundaklama sonucu çıktığının belirlendiğini, arka planının tüm detaylarıyla aydınlatılması için bu üzücü olayın takipçisi olacaklarını söyledi: “Türkiye Cumhuriyeti adına, Büyükelçiliğimiz adına taziyelerimizi iletmek için buradayım. Aynı zamanda sizlerle görüşmek ve Başkonsolosumuz ile sizlerin taleplerini almak için geldik.
Bu kundaklamanın adi bir suç mu, bir husumetten kaynaklanan bir suç mu olduğu, yoksa aşırı sağ ırkçılık saikli, 31 yıl önce maalesef Solingen’de meydana gelen olayın bir benzeri mi olduğu henüz açıklığa kavuşmuş değil.
Bizler Türkiye Cumhuriyeti’nin buradaki temsilcileri olarak bu konunun takibini yapacağız. Bu konuda açılmış soruşturmanın her yönde ilerlemesi için yani olayın hangi saikle yapıldığının bütün detaylarıyla ortaya çıkarılması, bunun faillerinin varsa yardım ve yataklık edenlerin de en ağır cezalarla cezalandırılması için elimizden geleni yapacağız.”
BULGARİSTAN’DAN HÖH PARTİSİ MİLLETVEKİLLERİ GELDİ
29 martta, Bulgaristan’dan gelen, yangında hayatını kaybeden İsmail (Smayıl) Zhilov’un babası Emin (Emil) Zhilov, kardeşi Zeki (Zdravko) Zhilov, anne Kıymet’in Babası Tahir (Todor) Bangeev ve kardeşi Salih (Slavcho) ve yine Bulgaristandan gelen Hak ve Özgürlük Hareketi Partisi (HÖH) Başkan Yardımcısı ve Avrupa Milletvekili İlhan Küçük, HÖH Başkan Yardımcısı Halil Letifov, Bulgaristan Başmüftülüğü Genel Sekreteri Celal Faik, Solingen DİTİB Merkez Camisi tarafından hazırlanan, UID temsilcileri, DİTİB temsilcileri ve Düsseldorf Başkonsolosu Ali İhsan İzbul’un da katıldığı iftar yemeğinde bir araya geldi.
İftar yemeğinin ardından Bulgaristan’dan gelen heyet, yangında hayatını kaybedenlerin aileleri ve Düsseldorf Başkonsolosu Ali İhsan İzbul ile birlikte durum değerlendirmesinde bulundu.
BENİM ÇOCUK CAN ÇOCUKTU
İsmail (Smayıl) Zhilov’un Babası Emin (Emil) Zhilov: «Oğlum geçen yıl ekim ayında geldi buraya, iş buldu, sonra eşini ve çocuklarını buraya istediğinde ben, 1 Şubat 2024 tarihinde alıp getirdim Ailesini. Ben ellerimle getirdim onları, şimdi neler oldu. Burada iki ayı geçiremediler. Çok zor, acımız büyük, Allah düşmanlarımıza böyle acı göstermesin. Oğlum, herkese bir yol ygösterirdi, çok yardım severdi. Hiç kimseyle bir sorunu olmadı. Karıncaya yol yapardı geçsin diye. Benim çocuk, can çocuktu. Suçlular yakalanıp adalete teslim edilsin diye, beklemekten başka elimizden bir şey gelmiyor» sözleriyle duygularını ifade etti.
ADALET İSTİYORUZ
Hayatını kaybeden Anne Kıymet’in Babası Tahir (Todor) de, «Büyük bir acı yaşıyoruz. Bize oldu, başkasına olmasın istiyoruz. Bunun için de, adalet istiyoruz, suçlular bir an önce bulunsun ve cezalandırılsın istiyoruz başka birşey istemiyoruz” sözleriyle adelet istediklerini ifade etti.
30 MART CUMARTESİ GÜNÜ BİR YÜRÜYÜŞ YAPILDI
Solingen’in Neumarkt meydanında toplanan kitle Türkçe ve Bulgarca dillerinde adalet istediklerini özellikle Bulgar makamlarından ilgi beklediklerini belirten konuşmalar yaparak sosyal medya hesaplarından yayınladılar. Daha sonra yaklasık 700 kişilik grup Solingen- Höhscheid/ Grünewalder Straße 69 adresindeki kundaklanan binanın önüne doğru yürüşe geçti. Yürüyüş boyunca Türk Bulgar Alman bayrakları taşıyan kitle «Adalet» sloganları atarak kundaklanan binanın önüne geldiğinde anma töreni gerçekleşti.
Törene, T.C Düsseldorf Başkonsolosu Ali İhsan İzbul, Bulgaristan’dan gelen Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) Partisi Başkan Yardımcısı ve Avrupa Parlamentosu (AP) Milletvekili İlhan Küçük, HÖH Partisi Başkan Yardımcısı ve Milletvekili Halil Letifov, Bulgaristan Başmüftülüğü Genel Sekreteri Celal Faik, Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Genel Başkanı Muharrem Kuzey, Solingen Belediye Başkanı Tim Kurzbach da katıldı.
SOLİNGEN TRAVMASI
Başkonsolos İzbul, burada yaptığı konuşmada, ölenlerin soydaşları olması, yaralananların arasında da Türk vatandaşlarının bulunması nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti devletinin ilk günden beri gelişmeleri yakından takip ettiğini söyledi. Savcılık tarafından söz konusu yangının kundaklama sonucu çıktığının açıklandığını hatırlatan İzbul, “Solingen’de 31 yıl önce meydana gelen ve Genç ailesinin 5 ferdini yitirdiği olayla, bu yangının da yine Solingen’de meydana gelmesi ve Avrupa’da yabancı düşmanlığı ile İslamofobinin maalesef giderek artmakta oluşu, sürecin hassasiyet ve önemini daha da artırmaktadır. Ortak geleceğimiz için bu menfur akımlarla, her türlü ayrımcılıkla her platformda güçlü bir şekilde mücadele edilmesi çağrısında bulunuyoruz.” diye konuştu.
Başkonsolos İzbul, bu olaydaki fail ya da faillerin bir an önce tespit edilip, işlenen suçun arka planının her yönüyle aydınlatılmasını istedi.
AP Milletvekili İlhan Küçük ise “Sizin acınız bizim acımız. Dünyanın hiçbir yerinde böyle acılar yaşanmasın. Terörizm ve ırkçılık her yerde yer alıyor. Biz buraya barış için geldik, kin ve nefret için gelmedik. Biz barışa güveniyoruz, birlik ve beraberliğe inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
DİTİB Genel Başkanı Kuzey ise, yine gece yine yangın yine Solingen diyerek , 31 yıl önceki Solingen faciasını ve Genç ailesini hatırlattı. Olayda yaşamını yitirenlerin yakınları için bunun çok büyük bir travma olduğunu belirterek, bu tür olayların tekrarlanmamasını diledi.
Solingen Belediye Başkanı Tim Kurzbach ise olaydan duyduğu üzüntüyü dile getirerek birlik ve beraberlik mesajı verdi.
BİNADA GÖÇMEN KÖKENLİLER YAŞIYORDU
Solingen- Höhscheid/ Grünewalder Straße 69 adresindeki tarihi binada yoğun olarak göçmen kökenliler yaşıyordu. Yangında hayatını kaybedenler Türk kökenli Müslüman Bulgar vatandaşıydılar. Yaklaşık 100 yıllık binanın merdivenleri ahşap ve yangın çıkışı da yoktu. Binanın 1.-3. katlarda oturanlardan bazıları camdan atlayıp hafif yaralanmalarla canlarını kurtarırken, bazıları da ağır yaralanarak yoğun bakıma alındı. 2 Nisan itibariyle yaralanan 9 kişiden hastanede yoğun bakımda olan ve hayati tehlikesi olan bulunmuyor.
SONUÇ-YORUM
2 Nisan itibariyle, savcılıktan kundaklama sebebi/faillerle ilgili bir bilgi yok. Yaklaşık bir hafta içinde 21 yaşında bir gencin göz altına alındıği uzun süre sorgulandığı ama fail olduğuna dair bir kanıt olmadığı için serbest bırakıldığı bildirildi. Savcılık, soruşturmanın «çok yönlü» olarak sürdürüldüğünü bildiriyor.
Kentte uzun yıllardır, organize bir aşırı sağcı eylem gözlenmediği söyleniyor. Ama göçmen kökenli vatandaşlar korkuyor. Kundaklanan evin karşısında işyeri olan Ayşe Hanım, konuşmaya çekiniyor, korktuğunu söylüyor, yıllar önce Genç ailesinin olayından kısa bir süre sonra oturduğu evin girişinde çocuklarının arabasına ateş atıldığını söylüyor, tedirginliğini ifade ediyor: «Yıllardır burada yaşıyorum, 30 yıldır burada çalışıyorum çocuklarım okudu, meslek sahibi oldu hepsi. Kızım 15 sene buradaki hastenede doktor olarak çalıştı. Bu insanlık dışı olay oldu çok ağladım, neden? diyor…
Alman basını olayı çoğunlukla göçmenler olarak ele alıyor. Türk kökenli Bulgar vatandaşı veya Müslüman olarak anmak yerine, Bulgar vatandaşı olarak söz etmeyi tercih ediyorlar. Almanya’nın en ünlü bulvar gazatelerinden biri cenaze törenini cenaze namazını dahi görmezden geliyor. Cenazeler DİTİB tarafından memleketlerine Türkiye üzerinden gönderiliyor, görmezden geliniyor. Bulgaristan makamlarından cılız bir ses dahi çıkmıyor, acaba neden?
Muhabirce/Haber yorum: Hülya Sancak/ Haber: Temel Elcivan-AA-Mesut Zeyrek/SOLİNGEN
