Neuss`ta fotoğraflarla Türk -Alman ilişkileri sergisi açıldı
Türkiye ile Almanya arasında köklü ilişkilerin tarihine ışık tutmak amacıyla T.C. Düsseldorf Başkonsolosluğu ve Neuss Belediyesi işbirliği ile düzenlenen Yıldız Sarayı Fotoğraf Koleksiyonundan Osmanlı-Almanya ilişikileri‘ konulu fotoğraf sergisi Neuss Romaneum’da açıldı.
Serginin açılış konuşmasını T.C. Düsseldorf Başkonsolosu Şule Gürel ve Neuss Belediye Başkanı Reiner Breuer yaptı. Başkonsolos Gürel konuşmasında sergiyle ilgili bilgi vererek şunları söyledi:
“Sultan II. Abdülhamid dönemi, Almanya ile yakın ilişkilerin kurulduğu, Osmanlı devlet ve ordu yapılanmasında Alman etkisinin arttığı bir dönemdir. 33 yıl tahtta kalan Sultan II. Abdülhamit’in fotoğrafa özel bir merakı vardı. İmparatorluğun geniş coğrafyasında yer alan medeniyet değerlerini fotoğrafla tespit ettirmiş, yurt dışında çekilmiş fotoğrafları da edinmeye çalışmıştır.
Kendi fotoğrafçılarının yanı sıra, dünyanın ünlü fotoğrafçıları da Sultan’a hediye olarak özel albümler göndermiştir. Sonuçta II. Abdülhamit, ikamet ettiği Yıldız Sarayı`nda dünyanın görsel çeşitliliğini yansıtan hazine değerinde bir koleksiyonun oluşmasını sağlamıştır. Yıldız Teknik Üniversitesi Sultan II. Abdülhamit Uygulama ve Araştırma Merkezi, bu zengin fotoğraf külliyatından istifadeyle, “Yıldız Sarayı Fotoğraf Koleksiyonu Üzerinden Osmanlı-Almanya İlişkileri” başlıklı bir fotoğraf sergisi hazırlamıştır.
Daha evvel, TC Berlin Büyükelçiliği ve Başkonsolosluklarının desteğiyle, Berlin, Nürnberg, Köln ve Essen’de sergilenen fotoğraflar, şimdi 02- 28 Mayıs 2019 tarihlerinde Neuss şehrinde Romaneum’da Türk ve Almanların ziyaretine açık olacaktır.
Bu sergi fotoğrafları, iki devletin münasebetlerine tarihin geniş perspektifinden bakılmasını sağlayacak, iki toplumun ortak yaşanmışlıklarına bir pencere açacak. Böylece, günümüzde zaman zaman ilişkileri gölgeleyebilen konjonktürel sıkıntıların ve önyargıların aşılmasına hizmet edecek ve Türk-Alman dostluğunu tekrar bizlere hatırlatacaktır.”
Başkonsolos Gürel, serginin açılmasına destek veren Neuss Belediye Başkanı Reiner Breuer’e, YTÜ Sultan II. Abdülhamit Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Melek Özyetgin’e, küratör fotoğraf sanatçısı Kamil Fırat’a, serginin Türkiye’den Almanya’ya getirilmesini sağlayan Kültür, Tarih ve Entegrasyon Araştırmaları Enstitüsü (IKG) Başkanı Dr. Latif Çelik`e, sergiyi mini kanun dinletisiyle renklendiren Erdem Saraçoğlu’na, fotoğrafların nakliyesini gerçekleştiren EMS Nakliye Firmasının sahibi Şeref Tıraş`a teşekkür etti ve sergi kataloğunu Neuss Belediye Başkanına hediye etti.
Neuss Belediye Başkanı Reiner Breuer ise açılış konuşmasında‚ Neuss’ta yaşayan Türklere ve bir kaç ay önce tamamlanan kardeş şehir Nevşehir projesine değinerek, bu tür projelerin toplumlar arası ilişkileri geliştirdiğinı serginin Neuss’ta düzenlenmesinden çok memnun olduklarını ve bu şekilde Türk Alman dostluğuna katkı sağlamaktan dolayı memnuniyet duyduklarını belirtti.
Daha sonra Duisburg-Essen Üniversitesi öğretim görevlisi ve siyasetbilimci Dr. Ahmet Ünalan* Türk Alman ilişkilerinde 1871 – 1918 evresini belgelerle/fotoğraflarla anlatan bir sunum yaptı.
Dr. Ahmet Ünalan Kaiser Wilhelm II ve Sultan Abdülhamid II ‘nin tahta çıktıkları evrenin sosyal, siyasal ve tarihsel arkaplanını ve bu çerçevede gelişen Türk – Alman ilişiklerini anlattı. Dr. Ünalan “Osmanlı ile Alman İmparatorluğu 1871 ve 1876 evrelerinde meşrutiyetlerini ilan etmiş monarşilerdir. Benzer bir şekilde her iki ülke de gecikmiş uluslaşmanın ve gelişmişliğin sıkıntıları içinde özellikle Britanya, Fransa ve Rus İmparatorluğu ile bir rekabet içinde bulunmuşlardır” dedi.
İMPARATORLUKTA REFORM ÇALIŞMALARI YAPTI
Dr. Ünalan Kayzer 2.Wilhelm ve Sultan 2.Abdülhamid’i karşılaştırdığı konuşmasında “Kayzer 2.Wilhelm özellikle Britanya rekabeti ve kompleksi içindeydi. Alman Mülkünün 1871 sonrası hızlı ekonomik ve sosyal gelişimini koloniler edinme ve askeri donanmanın güçlendirilmesiyle taçlandırmak istiyordu. Sultan 2. Abdülhamid siyasetiyse daha dengeli, diplomatik ve akıllıcaydı. Sultan Abdülhamid 1875 ekonomik buhranından ve imparatorluğun Düyun-u Umumi’ye (Osmanlı Bankası) bağlanmasıyla ve 93 harbinin getirdiği toprak kayıpları ve ağır sonuçlarıyla çok zor şartlarda İmparatorluğu yönetmiş, birarada tutmaya çalışmış ve ciddi modernizasyon reformları yapmıştır. Buna rağmen kaçınılmaz bir şekilde İmparatorluk trajik sona yaklaşmıştır” dedi.
Türk – Alman ilşiklerinin karşılıklı olarak bir çıkar ilişkisi çerçevesinde geliştiğini belirten Dr. Ünalan ‘Almanlar Britanya ile rekabet ilişkisinde özellikle Türk İmparatorluğu’nun çıkarlarıyla noktasal olarak denk düşen ilişkiler geliştirmişlerdir. Osmanlı İmparatorluğu’nun Almanya ile ilişkileri geliştirmesinin temel nedeni ekonomik ve askeri modernizasyonla alakalıdır. Ayrıca eğitim ve içtimai gelişimde Almanların önemli katkısı olmuştur. Ama ne olursa olsun ilişikler doğal olarak rasyonel bir çerçevede gelişmiştir. Türklerin Almanya ile ilişkilerde denge politikası gözetmediği tespiti yanlıştır’ dedi.
1.Dünya savaşı sona yaklaştırdı
Dr. Ünalan: ‘Denge politikasına rağmen iki İmparatorluk da trajik sonlarına I. Dünya savaşı ile yaklaşmışlardır. Kayzer Wilhelm büyük ölçüde Birinci Cihan Harbini provoke etmiş ihtiyatlı davranmamıştır. İttihat ve Terakki hükümetiyse hem ekonomik nedenlerle, hem de İmparatorluğun dağılma sürecini önlemek için Almanlarla müttefikliği çare olarak değerlendirmişlerdir’ tezini savundu.
ALMAN ÇEŞMESİ
Dr. Ahmet Ünalan: ‘Kayzer 2.Wilhelm bu ilişikleri pekiştirmek için 1898 de İstanbul, Kudüs ve Şam gezileri düzenlemiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nun bağışı ve izniyle Kudüs’e Kurtuluş Kilisesi’ni yaptırmış ve açılışını yapmıştır. Bu gezi esnasında dünyada ekseriyetle Britanya esaretinde yaşayan Müslümanların koruyucusu olduğunu ilan etmiştir. Böylelikle İslam coğrafyasında sempati kazanmak istemiş, Britanya’yı hedef almış ve sömürülen Müslümanların ayaklanmasını ve böylelikle Britanya’nın zayıflamasını sağlamak istemiştir’ dedi ve ‘Bu gezi çerçevesinde İstanbul Bağdat, İstanbul – Hicaz demiryolunun yapımı antlaşması sağlanmıştır. Geziden anı olarak ayrıca Sultanahmet Meydanı’nda bulunan Alman Çeşmesi hatırası kalmıştır’ diye devam etti.
31 MART İSYANI
Dr. Ahmet Ünalan fotoğraf sergisinin de konusu olan fotoğrafların da, teknik yeniliklere çok açık olan Sultan Abdülhamid’in diplomatik ilişkilerde hediye olarak takdim ettiği bir unsurdur. Sultan teknik yeniliklere açık olduğu kadar İmparatorluğun son evresinde reformlar sayesinde yetişen aydın ve genç kuşağa yeterince özgürlük ortamını tanımamış ve zorunlu olarak önce meşrutiyeti İttihat ve Terakki’nin baskısıyla ikinci kez ilan etmiş ve ardından da 31 Mart Vakkası sonucu iktidarı devretmek zorunda kalmış ve Selanik’te sürgünde trajik bir şekilde şehrin teslim edilmesine şahit olmuştur’ dedi.
Dr. Ünalan: ‘Tarih bazen trajik anlara sahne olur. Bazen eski ve yeni yanyana gelir. Bu anlardan birisi de Kayzer’in İstanbul gezisine iade’-i ziyaretinde gerçekleşmiştir. Veliaht Mehmet Vahdettin’e Almanya gezisinde yaver olarak 36 yaşındaki Mustafa Kemal Paşa eşlik etmiştir. Gezinin bir bölümünde Strassbourg gelip Düsseldorf hattından geçerek Essen şehrine ziyaret gerçekleşmiş, Krupp fabrikası ziyaret edilmiş ve Villa Hügel’de Veliaht Mehmet Vahdettin’in onuruna akşam yemeği verilmiştir. Mustafa Kemal Paşa Almanlarla ilişiklere daha mesafeli ve eleştirel bakan biridir. Eleştirilerini açık şekilde ve diplomatik dili de zorlayarak ifade etmiştir. Anafartalar zaferinin kahramanı olarak Almanların gözünde dikkat çekmiş olan Mustafa Kemal Paşa bu gezide daha da dikkat çeken bir şekilde Alman Dışişleri Arşivi notlarında izlendiği anlaşılmaktadır. Nitekim bir kaç yıl sonra Türkiye’nin kurtuluş mücadelesini örgütlemiş ve Cumhuriyeti kuran kişi olarak da Mustafa Kemal Atatürk tarihin sahnesinde saygın yerini almıştır’ dedi.
FOTOĞRAFLAR 2 ÜLKE ARASINDAKİ BAĞLARIN BELGESİ
Dr. Ahmet Ünalan Almanca konuşmasını “1898’de gerçekleşen Sultan ve Kayzer buluşmasından miras kalan ve serginin konusu olan bu nadir ve güzel fotoğraflar iki ülke arasında bağlardan sadece biridir. Bunun dışında her iki ülke tarihi özellikle Almanya’daki Türklerin ortak tarihi ve kaderidir. O yüzden bu evrenin iyi bilinmesi, değerlendirilmesi ve dostluk ilişkilerinin, bu tarihi miras gözönünde bulundurularak gelişmesi hepimizin sorumluluğundadır’ sözleriyle bitirdi ve sergiyi düzenleyen T.C. Düsseldorf Başkonsoluslğu’na ve Neuss Belediyesi’ne teşekkür etti.
Yıldız Sarayı Fotoğraf Koleksiyonundan Osmanlı-Almanya ilişikileri Fotoğraf koleksiyonu Sergisi
03 Mayıs – 28 Mayıs
Neuss VHS ROMANEUM
Brückstrasse 1 – 41460 Neuss
*Dr. Ahmet Ünalan Essen Üniversitesindeki habilitasyon – profesörlük sürecinin ve Türkiye Araştırmaları kürsü vekaletinin yanısıra siyasi danışmanlık yapıyor.
Muhabirce/ NEUSS