“Birlik olmak için başımıza ne gelmesi gerekiyor?”
T.C Essen Başkonsolosluğu`nda düzenlenen bir toplantıda NSU Davası`nın dünü, bugünü ve Türk toplumu için önemi anlatıldı.
Sekizi Türk, biri Yunan, biri de polis olmak üzere 10 kişiyi öldüren NSU (Nasyonal Sosyalist Yeraltı Örgütü) terör örgütü ve yargılama süreci, Essen Başkonsolosluğunda NSU davasının müdahil avukatlarından Mehmet Daimgüler ve Seda Başay Yıldız’ın konuşmacı olarak katıldığı konferansta ele alındı.
Sinevizyon eşliğinde yapılan sunumda dava süreci hakkında önemli bilgiler verilirken, bu süreçte ailelere sahip çıkılamadığı dile getirilerek Türk toplumunun duyarsızlığı eleştirildi.
NSU davası üzerine düzenlenen ve yoğun ilgi gören konferansa ev sahipliği yapan T.C. Essen Başkonsolosu Şener Cebeci 2000-2007 yılları arasında işlenen cinayetler ve soygunlarla ilgili açılan 2013 yılında Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi`nde açılan davanın 5 yıl sürdüğünü belirtti.
NSU DAVASI BAŞINDAN İTİBAREN TAKİP EDİLMİŞTİR
Başkonsolos Cebeci “NSU kurbanları arasında yer alan merhum Mehmet Kubaşık için bugün her yıl olduğu gibi Dortmund`ta anma töreni düzenlendi. Törenin bugünkü etkinlikle aynı güne denk gelmesi anlamlı oldu. Dolaysıyla Mehmet Kubaşık`a rahmet, ailesine sabır diliyorum. Almanya`da 2. Dünya Savaşı`ndan bu yana en büyük ırkçı terör faliyeti olarak tanımlanan bu davaya ait süreç ülkemiz ve Almanya Türk toplumu tarafından en başından beri yakından takip edilmiştir.
Almanya Türk toplumu açısından büyük önem taşıyan bu davayla ilgili toplumumuzda farkındalığı artırmak, konunun takipçisi olduğumuzu göstermek ve bu davanın bizim açımızdan henüz kapanmadığını vurgulamak amacıyla NSU davasının iki seçkin avukatını bugün davet ettik. Davetimize icabet ettikleri için kendilerine huzurlarınızda teşekkür ediyorum” dedi.
NSU Davasının müdahil avukatlarından Mehmet Daimagüler ve Seda Başay Yıldız, belirli aralıklar ve tek silahtan çıkan kurşunlarla hunharca katledilen NSU kurbanları ve aileleri hakkında kısa bilgiler verdiler.
BEŞ KİŞİ MAHKEMEYE ÇIKTI
Polisin cinayetler sonrası sorgulama yönteminin aynı olmasına, gerçek olmayan suçlarla itham edilmiş olmalarına dikkat çekildi. Kendisinin tehdit edilmiş olmasına değinen ve konu hakkında konuşamayacağını belirten Avukat Seda Başay Yıldız,”Cinayetlerin dokuzu da ırkçı cinayetlerdi. Ayrıca 2001 ve 2004 yılları arasında Türklerin ve yabancıların çok olduğu Köln şehrinde bombalı saldırı düzenlendi. NSU davasında temsil ettiğim Enver Şimşek 1986 yılında göç ederek Almanya`ya geldi. Burada çiçek toptancısı olarak kendi işini kurdu. İşinde çok başarılı oldu. Çalışkanlığıyla kısa zamanda işini büyütmeyi başardı. Enver Şimşek 9 Eylül 2000 tarihinde Nürnberg`de mobil aracında 8 kurşunla vuruldu ve ağır yaralandı. İki gün sonra hastanede hayatını kaybetti. Enver Şimşek cinayetinde kullanılan silahın diğer bir çok cinayette de kullanıldığı ortaya çıktı. 2013 yılında açılan dava 5 yıla yayıldı. Bu örgüt 3 kişiden olan bir örgüt değildi. Sadece Beate Zschaepe dışında dört kişi de onları desteklemedi. “Bu örgütün etrafında çok insan var” diye her zaman, mahkemede de söyledik. Bunların araştırılmasını istedik. Savcılık olayı üçlü gurupla sınırlı tuttup, 4 kişiyi de destekçi olarak kabul ederken, ikisi öldüğü için 5 kişi mahkemeye çıkarıldı.Başka örgüt üyesi olmadığını söyleyip olayı kapattılar. Örgütün etrafında birçok kişi olduğuna dair ipuçları var açıkçası, ama bunun üzerinde durulmadı”dedi.
ALMANYA`DA TÜRK TOPLUMU YOK
Müdahil avukatlardan Mehmet Daimgüler ise NSU terör örgütü ve uzantılarının ortaya çıkarılması gerektiğini dile getirdi ve davanın sonuçlanması sonrası tazminat davası açtıklarını belirtti. Para almak için dava açmadıklarını dile getiren Mehmet Daimgüler Federal Anayasa Mahkemesine kadar gidileceğini, sonuç alınmaz ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvuracaklarını söyledi. Alman vatandaşlarının ve derneklerinin bu davada kendilerine çok destek verdiklerini belirten Mehmet Daimgüler; “Türk toplumu olarak aileleri yalnız bırakıldı. Mahkemeye katılan olmadı. Münih`te çok sayıda Türk yaşıyor. Bu davalar 5 yıl sürdü.Mahkemeleri kimse takip etmedi. Malesef Almanya`da Türk toplumu diye birşey yok. Almanları eleştirmeden ne yaptım diye sorması lazım herkes kendine. Başımıza daha ne gelecek? Ne gelmesi gerekiyor birlik olmak için?” sözleriyle sitemini ifade etti.
Muhabirce/IE-ESSEN