Almanya’da Türkçe anadili alarm veriyor!

Ruhr Veliler Derneği DİTİB Türk İslam Cemiyeti Duisburg Wanheimerort Ayasofya Camisi derneğinde bir eğitim istişare toplantısı gerçekleştirdi.

Toplantıya T.C. Düsseldorf Başkonsolosluğu Eğitim Ataşesi Hacer Özdoğan, T.C.Essen Başkonsolosluğu Eğitim Ataşesi  Yrd. Doç. Dr. Mehmet Fikret Arargüç ve Duisburg-Essen Üniversitesi öğretim görevlisi Dr. Ahmet Ünalan konuşmacı olarak katıldılar.

Çok sayıda öğretmen, veli derneği başkanı ve velinin izlediği program Dr. Ahmet Ünalan’ın Türkçenin konumu ve geleceği ile yaptığı sunumla başladı. Ünalan sunumuda istatistik bilgilerin yanısıra siyasal gelişmelerin olası etkilerine de yer verdi.

Veliler Türkçe dersini talep etmeli

 Toplantıyı yöneten Türkçe gönüllüsü Dr. Ali Sak, Türkçeden daha çok Arapça başta olmak üzere farklı dillerin artık okullarda ön planda olduğuna dikkat çekti.

“Siz talep etmedikçe hiçbir valilik, hiçbir okul burada Türkçe dersi açıyoruz diye size sunmaz. Biz talep etmezsek başkaları talep eder 890 kişilik anadil kadrosunda bize ayrılan kadro farklı ağırlıklarla başkalarına dağıtılır” dedi ve velilerin Türkçe dersini talep etmeleri gerektiğini özellike vurguladı.

Güçbirliği yapılmalı

Toplantıya katılan Duisburg Belediye Başkanı Erkan Kocalar, Duisburg’un şehir olarak bir takım sorunlarına dikkat çekti ve eğitim- anadili sadece Alman devletinin konusu değildir. Burada bizim güçlü olmamız gerekir. STK’lar, medya öğretmenlerimize destek vermeli, farklı görüşler bir kenara bırakılmalı dil ve eğitim konusunda güçbirliği yapılmalı şeklinde konuştu.

Mücadele için veli dernekleri kurulmalı

38 yıldır Almanya’da öğretmenlik yaptığını belirten ve toplantının gerçekleşmesi için yoğun çaba harcayan deneyimli öğretmen Rahmi Koca, 15’ten küçük grupların birleştirilmesi, haftalık ders saatlerin azlığı ve ders saatlerinin geç vakitlerde olması, okullarda sınıflarda Türkçe konuşulmama yasağı yönündeki sorunlara dikkat çekerek bu sorunlarla öğretmenlerin değil ancak velilerin ilgilenebileceğini vurguladı ve mücadele edebilmek için veli dernekleri kurulması gerektiği yönünde önerilerde bulundu.

Devlet anadiline destek oluyor

T.C. Essen Başkonsolosluğu Eğitim Ataşesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet Fikret Arargüç’ün velilerin eğitimde etkisini vurguladığı konuşmasında velilerin eğitimde başarı katsayısını artıracağını belirtti. Arargüç, öğrencilere ulaşabilmek için okullardaki öğrencilerin tespit edilmesi, gönüllülerle bir dergi hazırlanması, geniş katılımlı sosyal etkinliklerde velilerle iletişime geçilmesi gibi çeşitli adımlarla yapacakları çalışmaları anlattı.

T.C.Düsseldorf Başkonsolosluğu Eğitim Ataşesi Hacer Özdoğan ise muhatap kurumlarla veli derneklerinin etkin bir iletişim kurması gerektiğini hatırlattığı konuşmasında velilerin sürdürülebilir çalışmalar yapması gereğine işaret etti ve çocukların eğitiminden sadece annelerin değil babaların da sorumlu olduğuna çekti.

Duisburg Belediye Meclisi Üyesi (CDU) Şevket Avcı da Türkçe dersleriyle ilgili olarak velilerin talepte bulunması gerektiğini bireysel girisimlerin herhangi bir komisyonda/kurumda etkili olmadığını ifade ederek, edindiği deneyimlerden örenek verdi ve Türklerin bu konuda aktif olmadiğinı istek ya da şikayette bulunmadıklarını anlattı.

Toplantıya ev sahipliği yapan DİTİB Duisburg Dernek Başkanı Adnan Mavi ve din görevlisi Burhan Karakulunç da yaptıkları konuşmalarla konuyla ilgili görüşlerini belirttiler.  

Din görevlisi Karakulunç, ailelerin çocuklarıyla iletişimde duygudaşlık kurarak çocuklarına yaklaşmaları gerektiğini ifade etti.

Yasal haklar bilinmeli

Kendisine yöneltilen sorular üzerine Dr. Ahmet Ünalan bakanlığın yasa koyucu değil yasa uyguluyacı olduğunu, varolan yasaları uyguladığını belirterek; yasalar var ve bunlar uygulanmak zorunda dedi.

Yasaların uygulanmadığı durumlarda gereken yapılır diyerek yasaların ve hakların bilinmesi konusunda duyarlı olunması gerektiğini hatırlatan Ünalan, yasal hakların sadece anadili için değil tüm eğitim süreci konusunda geçerli olduğunu ifade etti.

Bireysel mücadeleden ziyade, toplumsal inisiyatif alınması gerektiğine vurgu yapan Ünalan, özellikle dernekleri eğitim konusunda aktif olmaya çağırdı.

Ayrıca da mümkün olduğunca velilerin dernekleşme konusunda harekete geçmeleri gerektiğini ifade eden Ahmet Ünalan, Wanheimerort Ayasofya Cami derneğini eğitimle ilgili çalışmalarından dolayı tebrik etti.

Medya eğitime ve Türkçeye yer vermeli

Türkiye’den bize buraya aktarılan medya çok kötü. Biz burada yerel medyayı kullanalım, onlar da gündemlerini manşetlerini eğitim ve Türkçe olarak belirlerlerse Türkçeye ve eğitime güzel bir katkıda bulunmuş olurlar dedi.

SONUÇ

Toplantıya gerek öğretmenlerden gerekse velilerden ilgi yoğundu. Maarif Vakfı Almanya Sorumlusu Ece Sarısaltık Aydın da toplantıya katılanlar arasındaydı.

Dr. Ali Sak’ın yönettiği toplantı çok sayıda öğretmen ve velinin soru ve önerileriyle somut bir eylem planının oluşmasını sağladı.

Toplantının son bölümünde Türkçe derslerinin konumunu güçlendirmek, Türk öğrencilerin eğitimde başarılarını artırmak ve bu yönde siyasal baskı oluşturmak için ‘Duisburg Veliler Derneği’nintekrar canlandırılması karara bağlandı.

Tüm katılımcıların sivil toplum kuruluşlarının öneminin altını çizdikleri konuşmalarında medyanın Türkçe, eğitim ve kimlik konusunda yönlendirici ve etkin olması gerektiği de ayrıca vurgulandı.

Hülya Sancak/ DUİSBURG