Essen`de Veda filmiyle Atatürk anıldı
Duisburg-Essen Türk Üniversiteliler Derneği tarafından Essen Üniversitesi Kampüsünde vefatının 80. yılı dolayısıyla ‘Atatürk’ü Anıyoruz’ başlıklı bir anma programı düzenlendi.
Dr. Ahmet Turgut’un konuşmacı olarak katıldığı programda Zülfü Livaneli’nin ‘Veda’ filmi gösterildi.
Programa T.C. Essen Başkonsolosu Şener Cebeci, Eğitim Ataşesi M. Fikret Arargüç, Duisburg-Essen Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Ahmet Ünalan, Eğitim Ataşeliği Sekreteri Mustafa Toni Aksu, Ruhr Veliler Birliği Başkanı Dr. Ali Sak, Ankaralılar Kültür ve Dayanışma Dernek Başkanı Halil Yalçın, Şair ve Yazar Bahattin Gemici, öğretmen Milazim Koçtürk, psikoterapist Tülin Günaydın ve çok sayıda Üniversite öğrencisi katıldı.
O BİZLER İÇİN ÖMRÜNÜ FEDA ETTİ
Duisburg-Essen Türk Üniversiteliler Dernek Başkanı Eyüp Tuzkaya yaptığı selamlama konuşmasında şunları söyledi; “Bugün burada sizlerle birlikte Ulu Önderimiz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 80. yıl dönümünde özlem, sevgi ve saygıyla anmak istiyoruz.
Fakat bu insanı 80 yıl sonra halen neden anıyoruz? diye soranlar olabilir. Bizler bugün burada bazı küçük şeyleri feda etmiş olabiliriz. Ancak O bizler için bütün ömrünü feda etti. Bizler için cepheden cepheye koştu. Geleceğimizi ve gelecek nesillerimizi düşündü. Devletimizi kurdu, bizlere özgür ve bağımsız bir ülke armağan etti. Bu sebepten dolayı bizler Atatürk’ümüze ve Atalarımıza karşı bir vazife borçluyuz. Bu borcun yegane temeli, Atatürk ‘ün Gençliğe Hitabesi’nde ifade ettiği gibi “Türk istikbalini, Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.”
ORTAK DEĞERLERİMİZDEN KOPMAMALIYIZ
T. C. Essen Başkonsolosu Şener Cebeci ise konuşmasında ortak değer vurgusu yaptı: “Cumhuriyet Bayramımızı beraberce kutlamıştık. Konsolosluk olarak yer yıl Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu veriyor, 10 Kasım’da ise Atatürk‘ü anma programları düzenliyoruz. Öğrenciler olarak sizlerin bu konuda hassasiyet göstermeniz beni çok mutlu ediyor. Onun için sizlerden davet geldiği zaman şartlarımı zorlayarak katılmaya çalışıyorum. Sizleri görmekten mutluluk duyuyorum. Neredeyse tamamınız burada doğup büyümüşsünüz. Burada Atatürk‘ü yaşatmanız, Cumhuriyet konusunda hassasiyet göstermeniz bizi daha çok memnun ediyor. Ortak değerlerimizden kopmamamız, hangi görüşten, hangi cinsiyetten olursak olalım hangi sosyal katmanda yer alıyorsak alalım Atatürk hepimize hitap eder. Cumhuriyetimizin kurucusu sadece bir ordu komutanı değil, başarılı bir komutandır. Çok zor şartlarda bir Kurtuluş Savaşı gerçekleştirip bunu başarıya ulaştırıyor.
Dünyada böyle başarılı komutanlar çok. Ancak Atatürk bunun üzerine yeni bir sistem kuruyor ve bu sistem (bugün dahi) dünyadaki en iyi en ileri sistem oluyor. O zamanki şartlar içerisinde böyle bir sistemi kuran bir liderimizin olması bizim şansımız. Bizi farklı kılan, Cumhuriyetimize farklı bir anlam kazandıran bizi kendi coğrafyamızda bir kaç adım öne çıkarıyor olması.
Bugün Almanya dahil, Avrupa Birliği ülkesi olan bir çok ülke çok farklı tecrübeler yaşadılar. Biz Cumhuriyeti kurduktan sonra dönüp dolaşıp geldikleri yer aslında bizim başladığımız yerdir. Ama zamanla biz biraz geriye düştük, bu doğrudur. İnşallah sizlerin, bizlerin ortak sinerjisiyle bunu da telafi etmemiz lazım.
Kadın hakları, siyasi haklar ve daha bir çok haklar konusunda 1920’li 30’lu yıllarda biz onların önündeydik. Dolayısıyla biz bunu tekrar yapabilecek güç ve iradeye sahibiz. İşte bununda başlangıç noktası Atatürk’ü doğru ve iyi tanımaktan geçiyor. İşte bu yüzden böylesi etkinlikleri önemsiyorum.” dedi.
Bu konuşmayı takiben Zülfü Livaneli‘nin yazıp yönettiği Atatürk‘ün çok yakın arkadaşı Salih Bozok’un anılarını belgesel tarzıyla anlattığı ‘Veda’ filmi izlendi.
SÖMÜRGECİLİĞE VE EMPERYALİZME KARŞI SAVAŞAN İLK DEVLET ADAMI
Veda filminin ardından emekli öğretmen Dr. Ahmet Turgut söz alarak Atatürk‘ün ilke ve inkılapları, yapmış olduğu reformları, O’nun eğitime verdiği öneme vurgu yaptı. Yeni cumhuriyetin kurumlarının kurulması ve yürürlüğe koyduğu kalkınma hamlelerinin yanısıra yurtdışı seyahatleri hakkında bilgiler verdi.
Dr. Turgut şunları söyledi; “1981 yılında UNESCO Atatürk ‘ün doğum yıl dönümünü bütün dünyada Atatürk yılı ilan etti. UNESCO Atatürk’ü; “Mustafa Kemal çok üstün bir şahsiyetti. Uluslararası düzeyde halkların birbirini anlamalarına, uluslararası barışa çaba gösterdi. Çok büyük bir devrimci. Sömürgeciliğe ve emperyalizme karşı savaşan ilk devlet adamı. Dünya barışı için çalışan bir öncü lider ve benzeri olmayan bir devlet adamı. İnsanlar arasında renk, din, ırk ayırımında yapmayan devlet adamı. Modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu.” diye tanımlıyor. dedikten sonra sözlerine şöyle devam etti;” Atatürk bütün dünyada tanınan ve sevilen bir lider oldu. Atatürk’ü gelişmekte olan ve kendi bağımsızlık savaşları için örnek alan liderler oldu. İran’ın lideri Rıza Pehlevi, Mısır’ın lideri Enver Sedat, Hindistan’ın lideri Cevahirlal Nehru’yu örnek olarak verebiliriz.
Pakistan’ın dünyaca ünlü şair ve yazarı Muhammed İkbal, Bengal’li Kazi Nazrul ve Türk Cumhuriyetlerinden bir çok şair ve yazar onun vefatından sonra şiirler ve yazılar yazdılar. Bütün dünyada heykelleri var. Dünyanın değişik coğrafyalarında adına sokak isimleri var.” dedi.
Atatürk‘ ün yurt dışındaki seyahatleriyle ilgili olarak ise şunları söyledi; “Atatürk ilk gezisini 1910 yılında Fransa’ya yapıyor ve bu gezi 10 gün sürüyor. Bulgaristan’ın bağımsızlığı sonrasında 1913-1915 yılları arasında Askeri Ataşe olarak Sofya’da bulunuyor. Son kez ise o dönem Almanya’yı yöneten Kaiser Willhelm II’nin üç kez Osmanlı Devletine yapmış olduğu ziyarete istinaden son Padişah Vahdettin’in Askeri Yaveri olarak önce Almanya’nın Bad Kreuznach şehrinde sonra ise Essen şehrine geçerek Krupp Werk’ (fabrikalarını) geziyor ve 23 Aralık 1917 akşamı Krupp Villa’da kalıyor.”
Muhabirce/ Ünsal Gür- ESSEN