Haberler

Ara Güler son yolculuğuna uğurlandı

Törene Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay da katıldı Törende duduk ve keman sanatçıları, "Dle yaman", "Sarı Gelin" ve "Grunk" türkülerini, seslendirdi. Tedavi gördüğü Florance Nightingale Hastanesi`nde, 17 Ekim’de 90 yaşında hayata gözlerini yuman usta foto muhabiri usta foto muhabiri – sanatçı Ara Güler için Galatasaray Meydanı`nda bir tören düzenlendi.

Galatasaray Meydanı`nda gerçekleştirilen tören öncesinde, Beyoğlu Belediyesi`nce bir platform kuruldu. Karanfillerle donatılan platformda, mumlar yakıldı. Yakınları ve foto muhabirleri naaşın başında bir süre nöbet tuttu. Bir yakını tarafından getirilen Ara Güler`in fotoğraf makinesi çantası da tabutun başına konuldu.

Ara Güler`in fotoğrafları ile Güler`in hayatını anlatan bir film platforma kurulan ekrandan gösterildi. Alana  Ara Güler`in “Yaşam size verilmiş boş bir filmdir. Her karesini mükemmel bir biçimde doldurmaya çalışın.” şeklindeki sözlerinin yer aldığı poster asıldı. Ara Güler`in Türk bayrağına sarılı naaşı da platforma konuldu. Karanfillerin yer aldığı platformda, mumlar yakıldı. Yakınları ve sevenleri tabutun başında bir süre nöbet tuttu. Törende dostları Ara Güler`i anlattı.

Ara Güler`in Türk bayrağına sarılı naaşı Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi`ne getirildi. Ara Güler son yolculuğuna uğurlandı Galatasaray Meydanı`ndaki törene Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İstanbul Valisi Vasip Şahin, Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, CHP Genel Sekreteri Mehmet Akif Hamzaçebi, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, AK Parti Milletvekili Hasan Turan ve Türkiye Ermenileri Patrikliği Patrik Vekili Aram Ateşyan`ın da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.

Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi`nde tören

Buradaki törenin ardından Ara Güler`in Türk bayrağına sarılı naaşı alkışlar eşliğinde kilise görevlileri tarafından cenaze aracına konularak, Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi`ne getirildi. Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi`ndeki ayini, Türkiye Ermenileri Patrikliği Patrik Vekili Aram Ateşyan yönetti. Törende, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın Ara Güler`in vefatı dolayısıyla yayımladığı mesaj da okundu.

Ara Güler son yolculuğuna uğurlandı Törene Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay da katıldı. Oktay, 17 Ekim`de yaşamını yitiren usta foto muhabiri Ara Güler için Galatasaray Meydanı`nda düzenlenen törende, taziyelerini ileterek, Güler`in, her biri tarihi belge niteliği taşıyan 70 yıllık fotoğraf arşivini ve huzur dolu gülümsemesini miras bıraktığını söyledi. 

Ara Güler`in büyük bir sanatçı olduğunu ve istemese de kendisine “sanatçı” demek istediğini ifade eden Oktay, “Duayen sanatçımızı daima güler yüzüyle saygıyla hatırlayacağız ifadelerini kullandı. 

“Muazzam bir miras bıraktı”

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise Ara Güler`in “İstanbul`un gözü” olarak bilindiğini ancak Güler`in aynı zamanda bir dünya vatandaşı, dünya fotoğrafçısı olduğunu vurguladı. Güler`in sadece İstanbul`un güzelliklerinin değil dünyanın önde gelen isimlerinin de fotoğraflarını çektiğini ve onları da tarihe geçirdiğini aktaran Kalın, şöyle devam etti:

Ara Güler`in Türk bayrağına sarılı naaşı Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi`ne getirildi. “Fotoğraf sanatçısı değilim ben bir foto muhabiriyim derken sadece tevazu yapmıyordu. Mesleğiyle ilgili çok önemli bir ilkeyi ortaya koyuyordu. Fotoğraf sanatçılığını çok yapay, kurgusal, bir stüdyoda bir mekanda kurgulanmış bir şey olarak görüyordu ama foto muhabirliği o anı yakalayan insanın yapabileceği bir işti. O anı yakalamada onun üstüne hakikaten başka bir isim yoktu. O anlar birikti, 70 küsur yıllık meslek hayatında geriye muazzam bir miras bıraktı. Son mülakatlarından birinde `Ben milletin kokusunu almışım, benim zenginliğim budur.` demişti. Hakikaten o kokuyu bütün dünyaya tattırabilen, hissettirebilen büyük bir ustaydı. Hepimizin başı sağ olsun. Rabb`im mekanını cennet eylesin, rahmet eylesin.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın mesajı

İbrahim Kalın, daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın Ara Güler`in vefatı dolayısıyla yayımladığı; “Fotoğraf alanında Türkiye`nin yetiştirdiği en önemli isimlerden olan Ara Güler`in dünyanın en iyi 7 fotoğrafçısından biri olarak gösterilen Master of Leica unvanı sahibi Ara Güler`in vefatını büyük bir teessürle öğrendim. Büyük sanatçılar, vefatlarından sonra da geride bıraktıkları eserleriyle yaşamaya devam ederler. Türkiye`nin yetiştirdiği en önemli fotoğraf ustalarından olan objektifiyle tarih yazan Ara Güler’i de işte böyle bir büyük sanatçı olarak görüyorum. Kendisi dünyanın nitelikli haber ajansları ve yayınlarında ülkemizi temsil etmiştir. Churchill`den Bertrand Russell`a, Indira Gandi`den Salvador Dali`ye, Alfred Hitchcock`tan Picasso`ya birçok tarihi kişiyle gerçekleştirdiği foto röportajlar, asla hafızlardan silinmeyecektir. Ara Güler ustayı, dünyanın büyük müze ve koleksiyonlarında yer alan eserleri ve milyonlara ulaşan fotoğraf albümlerinin yanında kıymetli bir insan olarak hayatımızda bıraktığı derin izlerle de hep daima saygıyla hatırlayacağız. Yakın geçmişte objektifine yansıma mutluluğunu yaşadığım değerli sanatçımızın vefatından duyduğum derin üzüntüyü bir kez daha ifade ederek, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.” şeklindeki mesajı paylaştı.

Şebinkarahisar`dan toprak getirildi

Ara Güler`in babaocağı Şebinkarahisar- Yağcı Köyü’nden  getirilen toprak ve kara yemiş de mezara konuldu. Ara Güler`in babaocağı Şebinkarahisar- Yağcı Köyü’nden karayemiş getirildi Bu arada, Ara Güler`in babasının memleketi olan Şebinkarahisar`ın Belediye Başkanı Şahin Yılancı da törene katıldı. Yılancı, Güler`in ölümünden dolayı büyük üzüntü yaşadıklarını dile getirdi. Güler`i 2010 yılında Şebinkarahisar`da ağırladıklarını ve Şebinkarahisar`ın en işlek caddesine ismini verdiklerini hatırlatan Yılancı, Şebinkarahisar`dan getirdikleri toprağı da Güler`in vasiyeti üzerine mezarına koyacaklarını söyledi.

Kilisede düzenlenen ayinin ardından Ara Güler`in tabutu, cenaze aracına taşındı.  Cenaze,  Şişli Ermeni Mezarlığı`nda toprağa verildi. Ara Güler`in babasının memleketi olan Şebinkarahisar- Yağcı Köyü’nden  getirilen toprak ve karayemiş de mezara konuldu.

Taziyleri Ara Güler’in asistanı Fatih Aslan ile yakınları, Beyaoğlu’nda Ara Cafe`de kabul etti.

Ara Güler`in babası ile memleketi ziyaret hikayesi

Ara Güler son yolculuğuna uğurlandı Büyük usta Ara Güler`in de mezarına konan ve kendisinin babası Dacat Güler`in mezarına döktüğü karayemişlerin bir hikayesi var.

Güler`in eczacı olan babası Dacat Güler Şebinkarahisar`ın Yaycı köyünden 6 yaşındayken öğrenim görmek için İstanbul`a gitmişti. Ara Gürel, katıldığı bir televizyon programında, babası ile memleketine ziyaret hikayesini şöyle anlatmıştı:

“Bir gün babam, `Dünyanın her yerine gidiyorsun, babanın köyünü merak etmiyor musun?` dedi. `Hadi gidelim` dedim. Giresun`a gittik, Giresun`dan Şebinkarahisar`a araba tuttuk. Oradan Yaycı köyüne gittik. Babam doğduğu evi aradı, bulamadı. Kiliseyi aradı, bulamadı. Mezarlığı tarla yapmışlar. Çocukken yüzünü yıkadığı üç gözlü bir çeşme vardı, o kalmış. Oraya götürdüler, yüzünü yıkadı.

Ara Güler 1928- 2018 Ara Güler son yolculuğuna uğurlandı 1928- 2018 `Çocukken anam beni dövenin üzerine koyar, dolaştırırdı` dedi. Hemen köylüler döven kurdu, babamı da içine koydular, döndü. Ben de fotoğraf çektim. Baktım, babam ağlıyor. 6 yaşında bıraktığı köyüne benimle beraber dönünce çocukluğu aklına gelmiş. Sonra, Sivas`a dönmek için araba tuttuk. Yolda giderken `Ah, unuttum` dedi. `Buranın karayemişleri meşhurdur. Anam beni İstanbul`a mektebe gönderirken yanıma torba içinde yemişler vermişti, onları yiyerek gelmiştim. Benim memleket sevgim, yemişle başlar. Geri dönüp alalım`. `Baba, gözünü seveyim, 100 kilometre yol geldik. Şimdi yemiş için 100 kilometre geri gideceğiz, 100 kilometre tekrar bu tarafa geleceğiz, sabah olacak. Başka sefer alırsın` dedim. İstanbul`a döndük.

Ara Güler`in babaocağı Şebinkarahisar- Yağcı Köyü’nden  getirilen toprak mezara kondu. Babam vefat etti. Cenazeye gideceğimiz gün evin kapısı çaldı. `Kimsiniz` dedim, `Dacat Güler`i arıyoruz` dediler. `Dacat Güler`i kaybettik, şimdi cenazeye gidiyoruz, isterseniz siz de gelin` dedim. Meğer gelenler, köyde bizi gezdiren köylülermiş. Yanlarında da bir sandık vardı. Baktım, karayemiş getirmişler. Babamın almak istediği, hasretini çektiği karayemişler. Çocukluğunda yediği, kokusunu aldığı, kendi memleketinin yemişleri. Hepsini ceplerime doldurdum, ceplerim şişti. Öyle gittim cenazeye. Tam babamı toprağa koyacaklar, `Açsanıza tabutu` dedim, açtılar, döktüm yemişleri. Babamı çocukluğunun yemişleriyle birlikte gönderdim öteki dünyaya.”

Muhabirce/AA-DHA- İSTANBUL

Grafikartplus Ajans

Diğer haberler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu