Haberler

Mobiles: Eğitimde Başarıya Giden Yollar

Mobiles: Eğitimde Başarıya Giden Yollar Seminerin açılış ve sunumunu Kamuran Turan, Canan Irmak Akarsu, Funda Tunçtürk ve Fatime Okuyucu birlikte yaptılar Ruhr Veliler Birliği kapsamında faaliyet gösteren Mobiles Elternseminär T.C. Essen Başkonsolosluğu’nda “Eğitimde Başarıya Giden Yollar” başlıklı bir seminer düzenlendi.

T.C. Essen Başkonsolosu Şener Cebeci T.C. Essen Başkonsolosu Şener Cebeci’nin selamlama konuşmasıyla başlayan seminerde Cebeci şunları söyledi; “Bu kadar eğitim gönüllüsünü bir arada görmekten dolayı mutluyum. Konumuz heryerde çoğu zaman eğitim oluyor. Ruhr Veliler Birliği ile aktif bir işbirliği sergiledik. Toplumumuz için önemli bir ihtiyacı karşılayan çalışmalarını destekliyor ve bu konuda üzerimize ne düşerse yapmaya hazır olduğumuzu belirtirken hepinize ‘hoş geldiniz’ diyorum.” dedi.

TÜRKİYE’DE ÜNİVERSİTE EĞİTİMİ

Doç.Dr.Mehmet Fikret Arargüç Hemen sonrasında Doç. Dr. Mehmet Fikret Arargüç söz alarak “Türkiye’de Üniversite Okumak” konulu bir sunum yaptı. Arargüç şunları söyledi; “Eğitim konusunda bana her türlü desteği sağlayan Başkonsolosumuz Şener Cebeci’ye ve eğitim konusunda çok önemli çalışmalara imza atan Dr. Ali Sak’a teşekkürlerimi sunuyorum.

Ülkemizde 185 Yüksek Öğretim Kurumu bulunmaktadır. Bunlardan 112’si devlet, 68’i Vakıf ve 5’i de Vakıf Meslek Yüksek Okuludur. Yüksek öğretimde öğrenim gören öğrenci sayısı 7 milyonu aşıyor. Ayrıca ülkemizde 108 bin civarında Uluslararası öğrenci bulunmaktadır.

140 ülkeden gelen bu öğrencilerin çoğu Asya, Afrika ve Avrupa ülkelerinden gelmektedir. Ülke olarak en çok Azerbaycan, Kırgızistan, İran, Suriye, ve Çin’den öğrenci gelmektedir. Türkiye’deki Üniversitelerde öğrenim gören Alman uyruklu öğrenci sayısı ise 3706 dır. Bunun çoğunluğunu kız öğrencileri oluşturmaktadır.

Dünyada Uluslararası öğrenci alan 6. ülkeyiz. Ülkemizi tercih etmelerinin nedenleri arasında; Ekonomik sebeplerin yanısıra burs, sağlık ve yurt imkanlardan faydalanabiliyor olmaları gelmektedir. Ayrıca ülkemizin Asya ve Avrupa birleştiriyor olmasının cazibesini de katabiliriz.

YÖS SINAVI HER ÜNİVERSİTE’DE YOK

Mobiles: Eğitimde Başarıya Giden Yollar Yabancı Uyruklu Öğrenci Sınavları (YÖS) ile öğrenciler alınmaktadır. Bu sınava kendi ülkelerinde lise son sınıfta olanlarla liseyi bitirmiş olanlar girebilmektedir. YÖS sınavı sadece Lisans eğitimine yöneliktir. Her Üniversite YÖS sınavı yapmaz. Bazı Üniversiteler diğer Üniversiteilerin yaptığı sınavlara göre öğrenci alır. Her üniversitenin sınav sistemi ve soru sayıları ayrıdır. Bu sınavlar matematik ve mantık soruları ağırlıklı olup genelde 80 soruyu geçmemektedir. Sınavlar bir yıl süreyle geçerli olmakla birlikte herhangi bir yaş sınırı yoktur. İstanbul, Ankara, İzmir, Konya ve Erzurum en çok tercih edilen şehirlerdir. Öğrenciler diğer bir Üniversiteye yatay geçiş yapabilme imkanına sahip olup bunun için ayrıca bir sınava tabi tutulurlar.

Almanya için konuşacak olursak Abitur veya Fachabitur yapmış ancak burada istedikleri bölümlere yerleşmemiş olan öğrenciler Türkiye’de istedikleri üniversitede istedikleri bölüme kayıt yaptırabilirler. Ayrıca Türkçe Öğretim Merkezi’nin (TÖMER) sınavına girerek Türkçelerinin yeterli olduğunu belgeleyebilirler.

YÖS den yaralanmak için en önemli belge ‘denklik’ belgesidir. Bu konuyla ilgili olarak Eğitim Ataşeliği adına Mustafa Toni Aksu ayrıntılı bilgi sundu.

Dr. Ali Sak Seminerin ikinci bölümünde ise Almanya Türk Veli Dernekleri Federasyonu Başkanı Dr. Ali Sak “Göçmenlerin eğitim durumu, çokdilliliğin ve anadilin önemi hakkında bilgiler verdi. Konuşmasına Kerkük’lü şair Abdüllatif Benderoğlu’na ait bir şiirle başlayan Sak; “Almanya’da 2,5 milyon Türk yaşıyor. Eyaletimizin (NRW) %35’i göçmen kökenlidir. Okullarda ise %50 Türk kökenli öğrenciler öğrenim görmektedir. İlkokullarda 15, orta öğretimde ise 18 öğrenci velisinin müracaatlarının olması durumunda bu okullarda Türkçe dersleri verilebilmektedir. Bu konuda velilerin çok duyarlı olmaları gerekmektedir.” Göçmen çocuklarının eğitimdeki başarıları ve dil beyin gelişimi konuşlarında istatistiki bilgiler paylaşan Sak; Dil gelişimi beyin gelişimiyle birlikte paralellik göstermektedir. Çocuklar 12 yaş öncesinde (duyarlılık dönemlerinde) dil ediniyorlar. Sonrasında ise aktif bir şekilde öğrenmeleri gerekmektedir. Çocuklarımız almancayı çok iyi konuşabilmelidirler. Bunun yanında anadillerinide iyi öğrenmeleri gerekmektedir. Bunun için okullarındaki Türkçe derslerine mutlaka katılmaları gerekmektedir” dedi.

Başvurular için gerekli olan belgeler Eğitim Ataşeliği sayfasından takip edilebilir. Ataşelikten hafta içi her gün  08:30-14:00 arası randevu almadan bilgi edinilebilir.

Muhabirce/Ünsal Gür- ESSEN

Grafikartplus Ajans

Diğer haberler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu