Yönetici ve spor
Spordaki başarının yolunun yöneticilerden geçtiği tartışılmaz. Peki hangi kriterlere göre spor kulüblerine yöneticileri seçiyoruz!!! Yüzde 90`lara varan büyük bir oranlarda genelikle madi imkanları olması yeterli, başaka bir özelik aranmıyor maalesef.
Peki bu yönetim işi Almanya`da nasıl, sistem nasıl işliyor, başarıya nasıl ulaşıyorlar??
Size Futbol dışında bir branştan örnek vermek istiyorum, çünkü Türkiyede toplumun yarısı yorumcu diğer yarısı teknik direktör olduğu için örnek vermek doğru olmaz zaten. Ben başarılı bir yönetici ve maratoncu birini örnek vermek istiyorum:
Almanyanın Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti`nin başkenti Düsseldorf Büyük Şehir Belediye başkanı Thomas Geisel. 57 yaşında 5 çocuk babası bir politikacı çok zor bir görevde olmasına rağmen, çok da başarılı bir Maratoncu, 42.195 metreyi yaşına göre müthiş bir sürede koştu 3:30dk .
Hiç de küçümsenmeyecek bir derece. Almanya`nın 5 ci büyük maratonu Düsseldorf Maratonu`nun da her geçen yıl büyüyerek yoluna davam etmesi bir tesadüf olmasa gerek.
Ayrıca bu yıl ilk kez Fransa Bisiklet Turu Düsseldorf `tan başladı. Nüfusu 600 bini aşan bir şehirde 105 bin lisanslı Amatör ve profesyonel sporcu aktif insan olması yöneticilerin ne kadar önemli olduğununun bir göstergesidir bence.
Bizim çok güzel bir atasözümüz var, “Damdan düşenin hâlinden, damdan düşen biri anlar ancak. Sizlere konuyla ilgili, üzücü ve bir okadarda tiraji komik yaşanmış bir olayı paylaşmak istiyorum:
Türkiye`de bir ilimizde yapılan olimpiyat seçmesi niteliğinde, ” Su Engelli 3000 Metre ” yarışında, Türkiye şampiyonası yapıldıktan sonra ödül vermek üzere gençlik ve spor il müdürü geliyor, sporculara dönerek “Vay maşallah bunlar baya sağlıklı hiç engelli birileri değil sanki” diyor. Ve sporcular ödül bile almadan gidiyor.
Kendisi sporcu olan, zorluklarını yaşamış, sorunu ve çözümü bilen tecrübeli yöneticiler seçerek, başarıya ulaşabileceğimizi düşünüyorum. Sizlerin de görüş ve önerilerinizi bekliyorum. Sağlık ve spor dolu mutlu günler dilerim.