Takiyüddin Efendi Kimdir (Ömere kızdım!)
Takiyüddin Efendi Bir Osmanlı kadısıdır. Ayrıca Müneccimbaşı olarakta görev yapmış.
1574 yılında Galata kulesinde Gökyüzü gözlemlerine başlıyor.
Fenbilimcisi
Burada ilginç olan, adam hem kadı hem 1500’lü yıllarda uzayla- fezayla uğraşıyor.
Ve ardından sinus, kosinus, tanjant ve kotanjantın tanımlarını vermiş, ispatlarını sergiliyor. Cetvellerini hazırlıyor.
Ekliptik ile ekvator arasındaki 23° 27′ lik açıyı, 1 dakika 40 saniye farkla 23° 28′ 40″ şeklinde bularak o tarihte ilk kez gerçeğe en yakın ve doğru dereceyi hesaplıyor.
İlk rasathaneyi kuruyor
Ardından 3.Murat fermanıyla İstanbul Tophane sırtlarında 1577 yılında Takiüddin Rasathanesini kuruyor.Yani İstanbulun ilk Gözlem evi.
Eee Ne var bunda. Ne güzel işte, bir müslüman bu kadar iş başarmış.
Bundan üç dörtyıl sonra İstanbulda bir deprem ve ardından veba salgını baş gösteriyor. Bu felaketler için orada yaşayan insanlar bir suçlu aramaya başlıyor.
Rasathane yerle yeksan ediliyor
Ve Suçlu bulunuyor! Takiüddin’in çalışmaları. Ve çalışmalar içerisinde felaketlerin büyük sebebi de!
Rasathane denilen dürbünle göklere bakılıyor. Göklere bakarken meleklerin bacakları gözetleniyor.
Bu dinen caiz değildir, başımıza felaketler bu yüzden geliyor. Bu aletler yok edilmelidir. Diyerek halk ayaklanıyor.
Ve ardından Rasathane topa tutularak yıktırılıyor.
Gelmişiz 2016 yılına Şiiler şunu yaptı caiz değildir, 47 insan idam. Aleviler bunu böyle yapamaz caiz değildir saldırı. Sünniler şunu yaptı caiz değildir, savaş. Dikkat; hepsi Müslümanlık olgusu içerisinde paylaşamamazlık.
Bunları ne için yazdım?. Ömerin bir yazı önerisi için.
O öneri şuydu, Yazılarda birazda Avrupa’da kaç Türk öğrenci var? Bunların sorunları neler?
Gibi sorunları işlemek. Ömer onların sorunlarını işleyelim. İşliyoruz.
Ama sslolan, gelen öğrencilerin üniversite öncesi buradakilerden çok fazla bilgi birikimiyle ve herbirinin Birer Takiüddin olarak buraya gelmesi. Aslolan gelirken yeteri kadar getirmesi, giderken yeteri kadar götürmesi.
Ömer bu yazıyı paylaş olur mu?
Yukarıdaki yazdıklarımın kaynaklarını, konuya biraz ilgi duyanlar tarih yazılarından bulabilirler.
Yunus Işıkoğlu/Almanya