Nietzsche`den Örnekler

Kitapları okudukca, yazı yazmaya gücüm azalıyor. Okuyorum ve şu içinde bulunduğumuz çağa bakıyorum. Savaşlar!

Nerede?

(Müslümanım) diyen ülkelerde. Müslümanlığın kitabını okuyorum; “OKU” diyor, okuyorum. “Allah pisliği akıllarını kullanmayanların üzerine yağdırır” diyor. / Yunus Suresi 100

Allah Allah bu nasıl iş. (Müslümanım) diyorsun. Savaşlar,didişmeler,birbirini dışlamalar nasıl oluyorda sadece halen oralarda görülüyor?

Şimdi size Friedrich Nietzsche‘nin Deccal’ kitabının arka kapağından birkaç cümle.

‘İnsanlara yeni değerler getirmeye çalışarak güçlü insanların egemenliğinde, çoğunluktan ibaret olan ve sürü olarak nitelendirdiği insanlıkta ilerlemenin mümkün olduğunu, ileri sürmüştür…

Sürü; kendini feda ederek, üst insanı belirleyecektir. Üst insan benim diyebilen,kendi gözleriyle gördüğü gerçekliği belirleyen insan olarak görülmektedir. Bütün varlığın temelinde daha güçlü olmaya yönelik irade vardır.

Nietzsche’ye göre insanoğlu sadece kendini korumak istemez. Aksine asıl isteği daha güçlü olmaktır.’

Bu parantezi böyle kapattık.Gene aynı kitabın bir sayfasından bir iki cümle.Sarhoşlukla ilgili yazarken de şöyle diyor.’Öncelikle de cinsel uyarım sarhoşluğunun, bu en eski en ilkel sarhoşluk biçimi. Bütün büyük arzulara, bütün büyük duygulara eşlik eder.  

Bu sarhoşluk; Kutlama sarhoşluğu, savaş sarhoşluğu, aşırılık sarhoşluğu, yönetme sarhoşluğu’

Neyse parantezi yeniden biraz kapattık. Ardından da şöyle der:

‘Sarhoşlukta esas olan gücün artması ve doluluk hissi vermesidir.’

Neyse bu seferki konu bu. Bunların üzerine söz söyleyacek halim yoktur. Nerelere pislik yağıyor bakmak lazım. Asıl serhoşluk neymiş ona da bakmak lazım.

Not; son cümlede özellikle (serhoş) diye yazdım. Doğrusu budur.(Ser,baş kafa demektir.Yani hoş kafalı.) Kitabın çevirisinde sarhoş diye geçiyor.

Hadi hayırlısı

Yunus Işıkoğlu/ Almanya