Hakan Karsak: “Bu ülkenin her rengini çok seviyorum”

“Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz” dizisinde enişte rolüyle ekranlarda olan Hakan Karsak Meryem Uzerli ve Feyyaz Duman ile başrolü paylaştığı “Kovan” filmindeki rolüyle Chelsea Film Festivali’nde “En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Ödülü”nü aldı.

Sanatçı, daha önce de başrolünde oynadığı Türkiye-Fransa ortak yapımı “Patika”`daki rolüyle 2013`te Boğaziçi Film Festivali`nde, “3,5 Lira“daki rolüyle Uluslararası İpekyolu Kısa Film Yarışması`nda “En İyi Erkek Oyuncu” ödülünün sahibi olmuştu.

Kariyerini ödüllerle taçlandıran başarılı oyuncu, tiyatro, sinema ve dizi çalışmalarını, “Kovan” filmindeki rolüyle aldığı ödülü ve yeni çalışmalarını AA muhabirine anlattı.

“HAYATI, VİZONTELE FİLMİNDEKİ GİBİ YAŞIYORDUK”

Diyarbakır`da doğduğunu belirten Karsak, “Benim tiyatroya heveslendiğim yıllarda Diyarbakır`da bir tane kitapçı vardı. Türkiye`de az sayıda konservatuvar vardı. Hayatı, Vizontele filmindeki gibi yaşıyorduk. Yani sinemada Vizontele filmi neyse biz gerçek hayatta onu yaşıyorduk. Damların üzerinde film seyrederek büyüdük. Bir çocuğun, o şartlarda oyuncu olmayı kafaya koyması ütopik bir durumdu.” diye konuştu.

Hakan Karsak, oyunculuk kariyerinde zorluklarla mücadele ettiğine değinerek, “Yeşilçam filmleriyle Yılmaz Güney, Cüneyt Arkın gibi idoller bu serüvene başlamamda etkili oldu. Mesela `Amansız Yol` filmi için Kadir İnanır Diyarbakır`a gelmişti. Bu bizim için mucizevi bir şeydi. Hedefime ulaşana dek birçok farklı işte çalıştım. Hevesimi hiç kaybetmedim. Belki de bunlar beni besledi ve o yüzden onları hiç unutmak istemiyorum. Ama biz toplum olarak galiba baş etmeyi buradan biliyoruz.” dedi.

ARI SOKMASINA ALERJİSİ OLMASINA RAĞMEN KOVAN`DA OYNADI

Karsak, Kovan filmindeki rolüyle New York`ta 8.si gerçekleştirilen Chelsea Film Festivali`nde “En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu” ödülünü kazandığını duyduğunda sette çalıştığını belirterek, “Açıkçası ben festivale gittiğimizi de bilmiyordum. Yani hiç beklemediğim bir anda beklemediğim bir ödül oldu. Çok mutlu oldum tabii ki.” değerlendirmesinde bulundu.

Arılara karşı alerjisi olduğunu aktaran Karsak, Beykoz’da bir arıcıdan eğitim aldığını belirterek onlar hakkında pek çok şey öğrendiğini söyledi: “Oynarken en çok tereddüt ettiğimiz şey buydu. Sete, kutu kutu iğneyle gittim. Tabii öncesinde doktora gidip testlerimi yaptırdık. Benim için de çok büyük bir tecrübe oldu açıkçası. Arılara karşı hep travmam vardı, ağaçlık yerlere oturmamaya çalışırdım. O kadar tedbirliydim ki 45 yaşındayım, bu filmde oynayana kadar hiç arı sokmadı. Ama bununla yüzleşmem gerekiyor diye düşündüm. Yoksa sağ olsunlar el dublörü falan ayarlayabiliyorlardı ama `Ben bunu deneyimlemek istiyorum.` dedim.

5 KEZ ARI SOKTU

Sanatçı, çekimler sırasında 5 kez arı sokmasına maruz kaldığını ifade ederek, çarpıcı bir sahnede elinin 3 yerden arı tarafından sokulduğunu fakat sahne tekrarının zor olması dolayısıyla yaşadığı acıya rağmen devam ederek çekimi tamamladıklarını kaydetti.

KARADENİZ`E SONSUZ TEŞEKKÜRLER

Çekimlerin zorlu doğa şartlarında gerçekleştiğinin altını çizen Karsak, şunları söyledi:

“Çok iyi planlama yapmış bir ekip vardı ve bizim işimizi çok kolaylaştırdılar. Bütün aksiliklere hazırlıklı şekilde ekip çalışması yürütüldü. Oyuncu arkadaşlarım, zaten yıllardır birlikte çalıştığım ve çok sevdiğim isimler. Bir oyuncu olarak benim için büyük bir konfordu. Yönetmenimiz Eylem Kaftan`ın hikayeye hakim olması da ayrıca bir avantaj oldu. Ama şuna değinmeden edemeyeceğim; açıkçası bu ülkenin her rengini çok seviyorum. Bütün Macahel sakinlerine, Artvin`e, Karadeniz`e sonsuz teşekkürler. Sete tepsi tepsi yemekle gelen insanlar, bize evlerini açanlar, akşamları ağırlamak için ısrarla davet edenlerin hepsine çok minnettarız. Hala  görüşür, telefonlaşırız. Ödül aldığımda beni ilk tebrik edenler onlar olmuştur. Onlarla tanıştığım için çok mutluyum ve hepsine sonsuz teşekkür ediyorum.”

“ENİŞTE ROLÜMÜ OYNAMAYA HALA HEVESLE GİDİYORUM”

Hakan Karsak, “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz” dizisindeki çalışmaların yoğun bir şekilde sürdüğünü sözlerine ekleyerek, özellikle pandemiden ötürü daha dikkatli hareket ettiklerini vurguladı.

Dizinin 6. sezonunun izleyiciyle buluştuğunu ifade eden oyuncu Karsak, “Enişte rolümü oynamaya, hala hevesle gidiyorum. Çünkü dizideki karakterimi kendime özletiyorum. Aynı zamanda hem sinema filmlerinde ve tiyatroda oynayıp hem senaryo yazdığım ve başka karakterlerle de uğraştığım için çoğu zaman onu özlemiş oluyorum. Dizinin senaryo matematiği de çok güzel gidiyor. Sürekli değişen eylemler ve olaylar var. `Enişte` tek bir rengi olan karakter değil. Çok fazla rengi var ve hepsi bir adamda toplanmış. Bu yüzden merakla bekliyorum senaryoyu ve oynarken çok eğleniyorum. Sette de çok huzurluyuz. Uzun zamandır bu işte çalıştığınız için, birlikte bu kadar zaman geçirdiğiniz insanlarla artık aile gibi oluyorsunuz.” dedi.

“AJİTE ETMEYİ ÇOK SEVMİYORUM”

Karsak, çok sabırlı biri olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hayatımda hiçbir şey için acele etmedim. Tiyatro yaparken de sahne önü ve arkasında bütün elementleriyle bir şekilde yer almaya gayret ettim. Tiyatrodayken dekor tasarımı ve ışık yapmayı öğrendim. Sonra birçok tiyatro oyunu yönettim. 11 senedir de sinema üzerine kendimi geliştirmeye gayret ediyorum. 4 yıldır senaryo çalışıyorum. Şimdi de sinemada, kamera arkasında bir şeyler yapmak istiyorum. İçime sinen bir hikaye yazdım ve onu çekmeyi düşünüyorum. Yazar olarak da oyuncu olarak da ajite etmeyi çok sevmiyorum. Sanırım anlatım dilim bu. Hem yazdığım oyunlarda hem filmimin senaryosunda tüm olayları olağan haliyle anlatabilmeyi deniyorum. Birilerini ölünce kaybedersiniz ama onunla yaşanan her anı ölümsüzleştirebilirsiniz. Filmde, en zor ve en acı günü yaşamaya çok az zamanı kalmış bir ailenin, bu durumla baş etme çabasını anlatacağım.“

“Sarmaşık”, “Kelebekler”, “Vicdan” “Benim Adım Gültepe” adlı yapımların yanı sıra, “Polisler” “Lysistrata”, “Özgürlüğün Bedeli” ve “Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz” adlı tiyatro oyununun da aralarında bulunduğu birçok eserde rol alan Karsak, bu sene “Durak” ve “Telefon Serbest” isimli iki tiyatro oyunu kaleme aldığını ve bu ay içinde “Telefon Serbest” oyununun provalarına başlayacaklarını söyledi.

Tiyatro oyunları:

“Kaç Baba Kaç” (2013), “İkinin Biri” (2010), “Dün Gece Yolda Giderken Çok Komik Bir şey Oldu” (2009), “Bir Kış Öyküsü” (2000), “Hastalık Hastası” (1992),

Diziler:

“Ulan İstanbul”, “Vicdan”, “Aman Reis Duymasın (Enişte), “Kelebekler”, “Kuzu”, “Ay Lav Yu” “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz”

Muhabirce/AA-SŞ/İSTANBUL