Azmiye mektup 29 (Almanya dan Hayvan Manzaraları)

AZMİ! Bak sana ne anlatacağım. Yazdığım mektuplar, herkese açık ya. Bu Mektubu, Önce bizim HÜLYA okuyor, O başlıyor kızmaya.

(Vay harf yanlışları düzeltmesi,vay İmla hataları düzeltmesi.) (Beni bunlarla çok uğraştırıyorsun) diyor. Azmi, bak parantez içindeki cümle kurumunda bir hata varmı (YOK)

Ama Azmi;
Biz şu parantezden bir çıkalım.
Haa! yok daha çıkmayalım.
O da şunun için.

Yaa Azmi, ALLAH aşkına ben bu zamana kadar sana.
Yirmi sekiz mektup yazmışım.
Onların içerisinde, Bir kişiye hakaret. bir topluma hakaret varmı.(YOK)
İnsanlığın ve Toplumların aleyhine bir cümle varmı.(YOK)

Türkiye den insanlarla konuşuyorum.
( Sivri dillisin, bu günlerde dilini tut.) diyorlar.
Yahu benim yazılarımın neresi gerçek dışı ki, sivri dil olsun anlayamadım.
Neyse, Azmi gelelim başlıktaki (Hayvan Manzaraları) konusuna.

Bu konuya niye girdim?
Hani Türkiye de suya sabuna dokunmadan git derler ya.
Ben bunlarda suya sabuna dokunduğum için mi. Dikkat et deniyor.

İyi de azmi,
SU VE SABUN EN GÜZEL TEMİZLİK MALZEMESİ.
Ama Azmi kimseyi suya sabuna dokundurtmuyorlar.
Dokunana da kızıyorlar.
Hatta su ve sabuna dokunan basına da yaptırım uyguluyorlar.

Yaa AZMİ!
Yazmaya başladım ya emin ol yani farkettim.
Olsun gel biraz uzun dertleşelim.
Gel yeniden başlığa dönelim.
Bizim bina da yan komşu var.Tek katlı bir ev.
Arka tarafta ufak bir bahçe.
Ailenin İki köpek ve iki kedisi var.
Entresan olan(Köpek kediye saldırır)
Bunlarda köpek, kediye saldırmıyor.
Birlikte yaşıyorlar.
Daha sonra ne oluyor biliyormusun AZMİ?

Kadın banyoya giriyor,
Banyo Aynası eğik.
Ardına bakıyor! Bir cardın.
(Bilirorsun, Farenın En büyüğü)
Hemen korkup kaçıyor.
Oturma odasından, evdeki yabani hayvanlara müdahale firmasına telefon açıyor.
dikkat et, (evdeki yabani hayvanlara müdahale firması)

AZMİ, Firmanın Hiç bir özellıği yok.

Bir eğitimi yok.

Sadece gönüllü.

Peki bu gelen şahıslar ne yapıyor biliyormusun?

Bir kadın bir erkek, iki kişi eve geliyor.

Ev den`(Evden)Bir kirli sepeti alıyor.Cardını üstünü kaspatarak sepete alıyor.

Sonra!

Sepetle birlikte, pencereden dışarıya, caddeye atıp gidiyorlar.

Sonunda ne oluyor biliyormusun.

Altı Yüz Avro (600 Avro) Fatura çıkarıyor.

Faturada şunlar var.

Yam saat geliş, on beş dakika fare yakalama zamanı, yarım saat gidiş.

Komşu da bu parayı ödüyor.

Übür yan komşu da diyor ki!

Ben ödemez, polis çağırırdım. Bana polis bu konu da sahip çıkardı diyor.

 

Haa birde ne oldu biliyormusun?

Burada bir mahallede, okulun önündeki meşe ağacında ilk kez meşe tırtılı görülmüş.

Okul, O Tırtıllar yok edlinceye kadar tatil edilmiş.

Tırtılların yaşam alanlarımı daraltılmış, yokra meşelermi yanlış alana dikilmiş.

Onu bilmiyorum.

Azmi, aslında şöyle düşünüyorm da.

Burada Hayvanlarla uğraşmak, maddi olarak.

İnsanlarla uğraşmaktan daha avantajlı gibi.

(Bir Cardını Al Sokağa at, Altrı yüz Avro)

Öldürmek yasak.

 

Sana bir şey daha anlatayım.

Komşu bahçesine, tere domates ekmiş.

Aynı zaman da da fareler de bahçeye geliyor.

Bunun yanı sıra,sülükler de geliyor.

Komşu Eczaneye gidiyor, durumu izah edip ilaç istiyor.

Eczacı diyor ki.

Sen bu ilacları alabilmen için özel sipariş yapacaksın.

Adını adresini vereceksin, biz senin adına sipariş vereceğiz.

Bir hafta sonra, kayıtlı olarak gelecek.

Niye.

Hayvan hakları ve tabiat dengesi.

Şimdi güldün değil mi.

Şimdi sana buradan, ilginç iki başlık aktarıp mektubu sonlandırayım.

Onların devamını sana kısa süre içerisinde yazacağım.

 

Biri şu.

Gene komşuda.

Güzel giyimli, Yani hırsıza benzemeyen biri.

Zile basıyor.

Evin ardında bahçe var, doğrudan bahçeye gidiyor.

Alf kattaki komşu, yabancı olduğunu görünce soruyor.

O diyor ki. Çim biçme makinası kablosunu almaya geldim.

Alıp yarın getireceğim.

Alt komşu görmrse adam her şeyi toplayıp gidecek.

Hırsızlık şekline bak. Gayet modern giyimli.(Modernlik neyse)

Aydi zile basana aç kapıyı.

 

İkinci de, Burada bir futbol takımı tur atlamış.

O tur atlayan takıma, bir firma gelmiş.

(Ben size sponsor olyorum, Formanızı ,ben yaptırıyprum) demiş.

Formada; SELAMÜN ALEYKÜM felanca takım,

(Son yenilen takımın adı yazılacakmış.

Yöneticiye sordum.

Bunu giydirdiniz noolacak.

Bir de soru sordum.

Bunu yazdıran adama, Lütfen sorarmısınız.

Salamün Aleyküm ne anlama geliyormuş diye.

O Dedi ki, Allahın selamı.

Ben dedim ki,

Tamam da ne anlama geliyor.

Düşündü cevap veremedi.

Ben dedim ki.

Kardeş,sen bunu kullanmadan önce hazırlayana sor.

Boşuna alet olma.

SORARSIN.

Bilmiyorsa, zaten kendisi alet.

İşte böyle.

Şimdilik bu kadar.

Ama en kısa zaman da golu dolu yazacağım.

Yunus IŞIKOĞLU/ Tüm dünya.