#DU- Merkez Ülkü Ocağı`nda yoğun katılımlı iftar

25/06/2017

1 dakikada oku

Duisburg Merkez Ülkü Ocağı dernek lokalinde düzenlediği Ramazan'ın son iftarında 350'yi aşkın davetliyi ağırladı.

Dernek bahçesinde yapılması planlanan iftar yemeği hava muhalefeti nedeniyle son anda lokal salonuna alındı.

Davete, Şevket Avcı, Erol Ayar, Yüksel Dükan gibi bölgenin tanınmış işadamları, yerel siyasetçiler, STK yönetici ve üyelerinin yanısıra T.C Düsseldorf Başkonsolosluğu'ndan Konsolos Ahmet Ergen katıldı.

Yoğun ilgi nedeniyle kimi davetliler geri dönmek zorunda kaldı.

Hüseyin Bazan ve Ahmet Sekin hocaların okudukları Kuran ve ezanın ardından dua ile oruçlar açıldı.

EYLÜL'DE KARADENİZ TURU

İftar sonrası Duisburg Merkez Ülkü Ocaği Başkanı Eren Yakışır, iftar yemeğine katılanlara organizasyonda emeği geçenlere ve sponsorlara teşekkür etti. Ayrıca herkesi 19 Eylül'de yapmayı planladıkları Karadeniz turuna katılmaya davet etti. Yakışır, hiçbir siyasi ayrım yapmadıklarını, faaliyetlerinin herkese açık olduğunu ve herkesin faaliyetlere etkinliklere katılabileceğini belirtti.

TÜRKÇE BİZİM KİMLİĞİMİZDİR

Konsolos Ahmet Ergen de yaptığı kısa konuşmada, "Ramazan ayı paylaşma birlik beraberlik ayıdır. Biz yurt dışında yaşayan Türkler için ayrıca milli manevi değerlerimizi yurtdışında yaşayan gençlere aktarmak için de bir vesile olmaktadır. Burada da çok sayıda gencimiz var, inşallah sayıları daha da artar" dedi. Almanya'da son dönemlerde artan ırkçılığa da değinen Ergen, biz Müslümanlar olarak Alman dostlarımıza aile yaşantımızla güzel ahlakımızla örnek Müslümanın yaşantısının nasıl olduğunu göstererek onlara evimizi camimizi kapımızı açarak, İslam dininin bir barış dini olduğunu anlatırsak önyargıları aşabiliriz. İnsanlar bilmediği şeylerden korkar, biz bıkmadan usanmadan kendimizi anlatmalıyız, sözleriyle birey olarak ırkçılıga karşı yapılabilecek şeyleri anlattı.

Katıldığı etkinliklerde Türkçe konusuna vurgu yapan Ahmet Ergen, Türk gençlerinin bazılarının hiç Türkçe bilmediğine, çoğunun da Türkçesinin kötü olduğuna dikkat çekerek, evde konuşulan Türkçe yetmiyor. Alman okullarında yeterli Türkçe öğrenilmiyor. Türkçe bizim kimliğimiz, geleceğimizdir, çocuklarımızı anavatanımıza bağlayan köprüdür sözleriyle Türkçenin önemine vurgu yaptı.