ESSEN- İKUA Uluslararası İş insanları ve Akademisyenler Derneği, ҫeṣitli aralıklarla üyelerini, iş insanlarını siyasi, ticari, toplumsal süreçlerle alakalı konularda bilgilendirmek üzere çeşitli toplantılar düzenliyor. Baṣkanlığını Dr. Erdal Osmanҫelebioğlu’nun yaptığı İKUA, salı sabahı Essen’de düzenlediği iṣ insanları kahvaltısında farklı sektörlerden iş insanlarını Düsseldorf ticaret ataşeleriyle buluşturdu.
Kahvaltıya T.C. Essen Baṣkonsolosu Taylan Özgür Aydın, Muavin Konsolos Hasan Baṣtaṣ, T.C.Düsseldorf Baṣkonsolosluğu Ticaret Ataṣeleri Pınar Aslan ve Dilara Zümreoğlu Tek, katıldı.
IKUA e.V Baṣkanı Dr. Erdal Osmanҫelebioğlu toplantıyla ilgili ṣu aҫıklamayı yaptı: “Toplantılarımız sadece üyelerimiz iҫin değil, iṣlediğimiz konulara ilgi duyan herkese aҫık. Bugün burada farklı sektörlerden alanında ҫok baṣarılı iṣ insanları bir araya geldi. Yeni göreve baṣlayan Düsseldorf ticaret ataṣelerimizle teṣvik destek konularında ve ticaret ataṣelerinin faaliyet alanı hakkında bir sunum gerҫekleṣtirdik. Ayrıca T.C. Essen Baṣkonsolosluğu’nun gelecek yıl ki 60.kuruluṣ yıldönümü dolayısıyla yapılacak olan etkinlikler hakkında T.C Essen Baṣkonsolosumuz Taylan Özgür Aydın bir bilgilendirme ve ҫağrı yaptı.”
TİCARET ATAṢESİ ASLAN ҪALIṢMALARINI ANLATTI
Düsseldorf Baṣkonsolosluğu Ticaret ataṣelerinden Pınar Aslan, Ticaret Ataṣeliği’nin görev ҫerҫevesini ve ṣirketlerle ҫalıṣmalarını, ticari devlet destekleri anlattı:
„Ticaret ataşeliği olarak öncelikle nihai amacımız iki ülke arasındaki ikili ticareti artırmak. Burada Türk ihraç ürünlerinin varlığını sağlamlaştırmak, sürdürülebilir ihracatını desteklemek, Türk markalarını desteklemek ve Türk ihracatçısının pazara girmesine destek olmak yardım etmektir. Burada şirket açmak isteyen Türk firmalarının ilk etapta şirket kuruluş süreçlerinde elimizden gelen desteği sağlamaya çalışıyoruz. Almanya Türkiye’nin bir numaralı ticari partneri olmasına rağmen hậlậ alınacak çok yol var. Aslında Almanya kolay bir pazar da değil Türk şirketleri için. Sabırlı olunması gereken bir pazar. Bir şirket kurmak bile Türkiye ile kıyaslandığında oldukça uzun zaman alıyor. Belli kuralları, kaideleri takip ederek burada iş yapmak önemli. Burada şirket kurmak isteyen firmalarımıza bu anlamda destek sağlıyoruz. Merekeze buradaki ekonomik ve ticari gelişmelerle ilgili raporlar oluşturuyoruz ve bunları iletiyoruz. Ama işimizin çok büyük bir kısmı, aslında belki %75-%80’i, Türkiye’deki ihracatçı firmalara verdiğimiz devlet desteklerinin burayla ilgili, yani yurt dışı ile ilgili işlemlerini takip etmek.
DESTEKLER TÜRKİYE MERKEZLİ ṢİRKETLERE VERİLİYOR
Size kısaca bu desteklerden de bahsetmek istiyorum. Çünkü Türkiye’de biz sürekli seminerler yapıyoruz ve Türkiye’deki firmalara bu destekleri anlatıyoruz ama yurt dışında sizin için bu destekler çok bilinmeyebilir. Öncelikle şirketin Türkiye’de kurulmuş olması gerekiyor. Yani Türk ihracatçısına veriliyor bu destek. Türkiye’deki şirket daha sonra buradaki faaliyetleri için bir şirket kurabilir, ama önceliğin Türkiye’de olması gerekiyor. Bunu anlatırken hep böyle biz ihracatçıyı böyle bir merdivende resmederek anlatırız. Çünkü ihracat birçok masraf yapmayı da beraberinde getiriyor.
En basitinden bir pazarı tanımak isteyen firmamız yurt dışı pazar araştırmasıyla yola çıkıyor. O pazara gidecek, orada firmalarla görüşecek. Bunun için işte neye ihtiyacı var? Uçak biletine, otel masrafına ihtiyacı var. Senede 5 tane, toplamda 20 tane faaliyetinin bu tür giderlerini %50 oranında bakanlık destekliyor. Veya böyle bir yere gitmeden masa başında oturup ‘ben ürünlerimi nereye ihraç edebilirim? Bununla ilgili bir rapor satın almak istiyorum, danışmanlık hizmeti almak istiyorum diyor’ Bakanlık yine bunu da destekliyor. Ürünlerini hangi pazarlara satabilir? Onun ürünlerinin rakibi hangi ülkeler? Böyle detaylı bir pazar araştırması çalışmasını destekliyor.
FUAR, MAĞAZA,DEPO HARCAMALARI DESTEKLENİYOR
Bunun haricinde bir sonraki aşama artık firma ihracat yapacak. Ṣirketin, satacağ ürünün kalite belgesi, testleri, analizleri sürecinde de bakanlık destek sağlıyor. Yine %50 oranında. Firmalarımızın aktif bir şekilde fuarlara katılabilmesi için yine biz bakanlık olarak bu fuar giderlerini de destekliyoruz. Her sene hem milli katılım hem bireysel katılım olarak desteklediğimiz fuarlar belirleniyor ve web sayfamızda yayınlanıyor. Her fuar için belirlenen bir tutar var. Metrekare esasıyla. Sonra merdivende bir adım daha yukarı çıktı firma, artık Almanya’da daha görünür olmak istiyor, bir mağaza, bir showroom açmak veya bir depo tutmak istiyor. Bu aṣamada hedef ülkelerde %70 oranında onun o depo, showroom, mağaza kira giderlerini, kira giderlerini destekliyoruz. Diğer ülkelerde (hedef ülke dıṣında) ise %50 oranında destek veriyoruz.
Almanya bizim için hedef ülke. 4 yıl boyunca kirasının %70’ini destekliyoruz. Ülke başına 4 yıl bu destek. Bir ülke için değil. Almanya için 4 yıl, Fransa için 4 yıl, Amerika için 4 yıl. Dolayısıyla bu 4 yılda firmanın orada var olabilmek için, oranın kârlı olup olmadığını görebilmesi için devlet böyle bir destek veriyor firmalarımıza.
TANITIM/REKLAM DESTEĞİ DE 4 YIL
Yine 4 yıllık başka bir desteğimiz daha var. O da tanıtım desteği. Çünkü aslında satışa en hızlı dönen şey tanıtım. Firmalarımız üretime, ürüne odaklanmaktan, bu tanıtım işini her zaman çok yoğun yapamayabiliyorlar. Ama ihracatı çok daha arttıran, müşteriye doğrudan ulaşmayı sağlayacak şey tanıtım olduğu için bakanlık olarak biz neredeyse bütün mecralardaki tanıtımı destekliyoruz. Yani şurada otobüsün üstüne reklam vermekten tutun, sosyal medyada influencerla yapılan tanıtıma kadar. Hepsini destekliyoruz. Orada da destek süremiz 4 yıl. Yine onu da %70 oranında destekliyoruz.
İHRACAT DESTEKLERİNİN TEPE NOKTASI: TURQUALITY
Ayrıca böyle yukarı çıktıkça artık bizim için ne katma değerli diye baktığımızda tasarım ve marka katma değerli. Yani tasarımlı ürün ihraç ediyorsanız bunun katma değeri yüksek, markalı ürün ihraç ediyorsanız bunun katma değeri yüksek. Yine bunları desteklemeye yönelik programlarımız var. En bilinen ve de aslında bu ihracat desteklerinin en tepe noktası olarak gördüğümüz programımız Turquality Destek Programı. Bu Turquality Programı’nda bu anlattığım destekler çok daha yüksek üstünlüklerle ve geniş olarak destekleniyor. Bu işte Arçelik, Beko gibi, Sarar gibi dünyaca bilinen markalarımızı desteklediğimiz bir program. İlk beş yılda firmanın kurumsallaşmasına yönelik ERP yatırımı dahil olmak üzere giderlerini destekliyoruz. (ERP yatırımı, bir şirketin tüm iş süreçlerini tek bir sistemde birleştiren Kurumsal Kaynak Planlama (ERP) yazılımına yapılan yatırımdır. Bu yatırımın amacı, verimliliği artırmak, maliyetleri düşürmek ve departmanlar arası entegrasyonu sağlamaktır.) Sonraki beşer yıllık dönemlerde de hedef pazar bazlı yatırımlarını destekliyoruz.
HİZMET SEKTÖRÜNE DE DESTEK SAĞLANIYOR
Bunlar mal ihracatına yönelik desteklerimiz. Aynı şekilde hizmet ihracatını da destekliyoruz. Nasıl acaba burada fiziki olarak var oluyor, reklamlar veriyor, tanıtım yapıyor, sağlık sektörüne yönelik giderleri, gene bilişim sektöründen firmalarımızın buradaki giderlerini destekliyoruz. Bunun haricinde eğitimle ilgili, mesela geçen hafta sonunda Köln’de Türk Üniversitelerinin katıldığı bir fuar etkinliği vardı. Türkiye’den aralarında Koç, Sabancı, Yeditepe gibi üniversitelerin de olduğu 14 üniversitenin katıldığı bir fuar gerçekleştirildi. Bu tür faaliyetleri bakanlık olarak destekliyoruz ki, hem mal ihracatımız hem de hizmet ihracatımız belli bir yere ulaşabilsin.
Sizlerin de Türkiye’de, burada iş yaptığınız için illaki Türkiye’de birlikte çalıştığınız şirketler vardır. Bu konuda onları bilgilendirebilirsiniz. Biz her zaman elimizden gelen desteği vermeye hazırız ateşelik olarak. Burası çok yoğun bir bölge. Hem Türk iş insanı sayısı fazla, hem bizim desteklediğimiz birim sayısı fazla, fuar sayısı fazla. Ateşelikte dört kişiyiz. Ateşeler dört yılda bir görev değiştiriyorlar. Burada olduğumuz süre boyunca bu ikili ticareti artırmaya yönelik olarak faaliyetlere devam edeceğiz. İş insanı dernekleri de burada sayıca oldukça fazla. Dolayısıyla biz bu derneklerin de faaliyetlerine elimizden gelen katkıyı sağlamaya çalışıyoruz her zaman, kapımız açık.” Ṣeklindeki akıcı anlatımıyla Ticaret Ataṣesi Pınar Aslan ihracatҫı ṣirketlere devletin yaptığı yardımlarla ilgili son derece aҫık net ve anlaṣılabilir bilgiler verdi.
T.C. ESSEN BAṢKONSOLOSLUĞU 60.YILINI KUTLAYACAK
T.C Essen Baṣkonsolosu Taylan Özgür Aydın ise 1996 yılında aҫılan T.C Essen Baṣkonsolosluğunun 60 yıllık varlığının kutlama etkinlikleriyle ilgili bilgi verdi ve vatandaṣlara ҫağrıda bulundu: „Ben bütün yaptığım konuşmalarda ve toplantılarda konsolosluğumuzun 60. yılını hatırlatıyorum. 2026 yılında başkonsolosluğumuzun kuruluşunun 60. yılını kutlayacağız. Başkonsolosluk kurulduğunda yurt dışındaki en kalabalık vatandaş ağına sahip başkonsolosluktu. O açıdan tarihsel bir önemi var. Tabii Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, ziyaret ettiği bir şehir aynı zamanda Essen. Biz şimdi bu 60. yıl vesilesiyle bir kitap projesi başlattık. Prestij kitabı. Mülakatlar yapıyoruz, hatıralar derlemeye başladık. Bunu da Üsküdar Üniversitesi ile çalışma başlatıp bilimsel bir ҫizgiye’de oturtmak istiyoruz. O dönemde göç başladığında ne Alman makamları ne de Türk makamları işin bu boyutlara geleceğini hiç düşünemedi, öngöremedi.
“PRESTİJ KİTABI İÇİN SİZLERİN KATKISI ÇOK KIYMETLİ”
Baṣkonsolos Aydın, kitabın yalnızca resmi belgelerden değil, toplumun hafızasından beslenen bir çalışma olmasını istediklerini belirterek şunları söyledi: “Biz de prestij kitabında sizlerden, çevrenizden katkı istiyoruz. Fotoğraflarınız olabilir, belgeler olabilir, hatıralarınız olabilir, kitapta sizlerin, çevrenizin hatıralarına yer vermek istiyoruz. Fotoğraflarınız, belgeleriniz, yaşadığınız anılar olabilir. Hiçbir şey yoksa hatıranızı sözlü olarak alırız. İsim vererek, sizleri de bu tarihin bir parçası olarak kitaba yansıtmak istiyoruz” Baṣkonsolos Özgür Taylan Aydın vatandaṣlardan ellerinde göҫ tarihine ait, bu süreҫte konsolosuğun hayatlara ne derece dahil olduğunu anlatan bilgi belge, görsel olan varsa konsoloslukla paylaṣılması ҫağrıṣı yaptı.
Aydın, bu yılın ocak ayında aramızdan ayrılan Prof. Dr. Faruk Şen’in Türk iş insanlarına ilişkin yaptığı bir araştırmaya dayanarak iş dünyasının Almanya’daki gelişimine dair dikkat çekici bir örnek de paylaştı: “Araştırmada görüyoruz ki diğer göçmen topluluklar – İtalyanlar, Yunanlar, Kolonyalılar – belli sektörlerde yoğunlaşırken, Türkler çok geniş bir yelpazeye yayılıyor. Sadece gastronomi veya perakende değil; birbirinden farklı iş kollarında faaliyet gösteren Türk girişimciler var. Hatta dedektiflik yapanlara bile rastlamışlar.”
T.C. Essen Başkonsolosu Özgür Taylan Aydın bu çeşitliliğin, Almanya’daki Türk toplumunun ne kadar derin kök saldığının güçlü bir göstergesi olduğunu belirterek, “Bu başarı hikâyelerini toplamak ve geleceğe aktarmak istiyoruz. Kitapta mutlaka yer vermek için sizlerden katkı bekliyoruz” dedi. Muhabirce/Hülya Sancak- ESSEN
